|     Ayrıca yaptığım karışık CD var onu da arabaya koydum.     | Open Subtitles |      وهنالك اسطوانة منوّعة قد أعددتها لكِ في مشغّل السيارة بالفعل     | 
|     Özel olarak yaptığım karamelli patlamış mısırı da kaçırdın.     | Open Subtitles |      وقد فاتتك ذرة الكراميل التي أعددتها خصيصاً     | 
|     yaptığım en güzel pasta olabilir, ister misin ?     | Open Subtitles |      قد تكون أفضل كعكة أعددتها يوماً أتريد قطعة؟     | 
|     Gözlerini sil ve yarın için hazırladığım dana yahniyi getir.     | Open Subtitles |      جففي عينيكِ، وإجلبي يخنة لحم البقر التي أعددتها ليوم غدٍ     | 
|     Pavyonu ve bizim için hazırladığım tüm güzellikleri gösterebilir miyim?     | Open Subtitles |      هلا أريتك السرداق و كل المتع التي أعددتها لنا؟     | 
|     İçinde telaffuzlarıyla birlikte basit İngilizce kelimeler var işine yarayacağını düşündüm ve senin için hazırladım.     | Open Subtitles |      إنها لائحة بالكلمات الإنجليزية السهلة مكتوبة كما تنطق... ظننت أنها قد تساعدك. أنا أعددتها لك.     | 
|     Sen, bunu ketçapla ve bol krem peynirle yemeği seviyorsun diye pişirdim.     | Open Subtitles |      أتعرفين، أعددتها فقط ... فقط لأنك تحبينها مع الكتشب     | 
|     yaptığım ilk eriştenin tadına sen bak istedim.     | Open Subtitles |      أريدك أن تكوني الأوله الذي تجرب المكرونة التي أعددتها للمرة الأولي     | 
|     Sana yaptığım peynirli makarnayı yemesini istemedim.     | Open Subtitles |      أجل، من باب قطع الشك باليقين حتى لا يأخذ المعكرونة بالجبن التي أعددتها لك طبعاً     | 
|     Yıllar boyu sana yaptığım özel lazanyamı nasıl unutursun hayatım?     | Open Subtitles |      أتذكرين عزيزتي اللازانيا الخاصة التي أعددتها لك طوال كل هذه السنوات؟     | 
|     yaptığım her şey kanundur.     | Open Subtitles |      سترى ماهي الخدعة اللطيفة لقد أعددتها لك     | 
|     yaptığım odenin çok güzel olduğunu söylemişti.     | Open Subtitles |      لقد قام والدك بمدح السلطة التي أعددتها     | 
|     Sana yaptığım waffle ne olacak? - Özür dilerim.     | Open Subtitles |      وماذا عن فطائر الوفل التي أعددتها ؟     | 
|     Evet. yaptığım pastadan birazı.     | Open Subtitles |      أجل، هذه فطيرة أعددتها.     | 
|     Benim çeyrekliğimi, benim kullandığım makineye koydun. Benim hazırladığım makineye.     | Open Subtitles |      لقد كانت عملتي وعلى الألة التي كنت أستعملها أنا من أعددتها لك     | 
|     Tamam, millet, sizin için hazırladığım ambiyansı görmek için sahneye çıkın.     | Open Subtitles |      تعالوا جميعكم إلي المنصة التى أعددتها لتشعركم بالموضوع بعض الشئ     | 
|     Senin için hazırladığım uyku ilaçlarını içiyor musun?     | Open Subtitles |      هل تتناولي العقاقير المنومة التى أعددتها لك ؟     | 
|     Keşke senin için hazırladığım odayı görebilseydin.     | Open Subtitles |      تمنيت لو أنك شاهدت الغرفة التي أعددتها لك     | 
|     Unutmadan önce, Cadılar Bayramı partisi için hazırladığım menüler konusunda fikirlerinizi istiyorum.     | Open Subtitles |      قبل أن أنسى، أود أن أعرف رأيكم في القوائم التي أعددتها لحفل عيد القديسين     | 
|     hazırladım bile, kaptan.     | Open Subtitles |      لقد أعددتها بالفعل يا كابتن     | 
|     Ve bu da sizin için, kendim hazırladım.     | Open Subtitles |      لقد أعددتها بنفسي     | 
|     Kaç yumurta yediğini bilmiyorum bu yüzden hepsini pişirdim.     | Open Subtitles |      لم أعرف كم بيضة أردت لذلك أعددتها كلها     |