| Affedersiniz, Bay Webber bu günlerde pek sevilen biri değil. | Open Subtitles | أعذرنى, سيد.ويبر أصبح رجل مكروة هذة الأيام |
| Affedersiniz. Ayakkabınızdaki sümük mü? | Open Subtitles | أعذرنى ، هل هذا مخاط الذى على حذائك؟ |
| Affedersin Ekselansları köy lideri sizi görmek için geldi. | Open Subtitles | . أعذرنى صاحب السمو - . زعيم القرية هنا ليراك |
| Hayır, şaraplar kötü. Çünkü arazi kötü. - Pardon, o nedir? | Open Subtitles | لا, ال كروم سئ , والتربه سيئه أعذرنى , ما هذا؟ |
| Afedersin, ama istiyorsan beni kovabilirsin, şu an tam zamanı. | Open Subtitles | أعذرنى , ولكن اذا اردت ان تطلق النار على , فهذا هو الوقت المناسب |
| Afedersiniz, amiral. | Open Subtitles | . أعذرنى ، ياسيادة العميد . إنها واشنطن |
| Kelime için Özür dilerim ama ya kalır ölürüz, ya da gideriz. | Open Subtitles | أعذرنى على الوصف، لكن أما أن نبقى أو أن نعيش |
| İzninizle, üstünü değiştirmeliyim. | Open Subtitles | أعذرنى. على ان اغير حفاظة الطفل يسعدنى لقاؤك |
| Bay Rassendyll, böldüysem bağışlayın ama sizinle dostça bir anlaşma yapmak istiyorum. | Open Subtitles | مستر راسينديل .. أعذرنى لمقاطعتك .. فى هذه اللحظه التى جاءت فى غير وقتها لكنى أود كلمه ودوده منك |
| Affedersiniz, Tanıdık geliyorsun daha önce tanışık mı? | Open Subtitles | أعذرنى , ولكنك تبدو مألوفا لى ؟ |
| Bayım, Affedersiniz, tuvalete gitmem gerekiyor. | Open Subtitles | سيدى,أعذرنى أنا أحتاج إلى الحمام |
| Çok geç kalma. Affedersiniz. Merhaba. | Open Subtitles | لا تتأخر فى العمل أعذرنى , مرحبا |
| Affedersin, yardımcı olabilir miyim? | Open Subtitles | أعذرنى, استطيع مساعدتك فى اى شىء عندك? |
| Affedersin. Galiba, iki defaydı. | Open Subtitles | أظن أنها كانت مرتان,أعذرنى |
| Affedersin Jim ama o kapı cehennem gibi bir yere açılmıyor mu? | Open Subtitles | يمكننىأخراجنامن هنا. - أعذرنى جيم , ولكن أليست هذة البوابة مفتوحة... . |
| Pardon, sanırım daha tam pişmediğini göreceksin. | Open Subtitles | . أعذرنى , أعتقد انك ستجد ذلك لم يطهى بشكل جيد |
| Pardon, lanet vibratörün hizmet ettiği asil amacı unutmuşum. | Open Subtitles | أعذرنى لقد نسيت نُبل الشركات التى تبيع الهزاز |
| Afedersin, şu TV'yi kısabilir misin? | Open Subtitles | أعذرنى , أيمكنك أن تخفض صوت التلفاز ؟ |
| Afedersin Steele. Benim kız beni çağırıyor. | Open Subtitles | أعذرنى (ستيل) , فيجب أن ألبى نداء صديقتى |
| Afedersiniz Bay White. | Open Subtitles | أعذرنى يا سيد وايت |
| Özür dilerim Kralım, soyadınız nedir? | Open Subtitles | أعذرنى, أيها الملك , ما هو إسمك الأخير؟ |
| Söylesene... izninizle. | Open Subtitles | ـ قل جيم ـ أعذرنى |
| Efendim bağışlayın ama onu bir kiliseyi yakarken buldunuz... ..ve kiliseyi değil onu kurtardınız. | Open Subtitles | سيدى ، أعذرنى لكنك وجدته يحاول إحراق كنيسة لكنك أنقذته هو وليس الكنيسة |
| O halde izninle ben bir şeyler atıştırayım. | Open Subtitles | إذن أعذرنى سأذهب لتناول بعض الطعام |
| Anlamadım, ben mi seni aptal gibi göstermişim? | Open Subtitles | مهلاً,أعذرنى,أنا التى جعلتك تبدو مثل الأحمق؟ |
| "Hong Kong, İngiliz yönetiminin son günü." affedin beni Konsolos Han ama ben sizin kadar değerli birini kaybetme lüksümüz olduğunu düşünmüyorum. | Open Subtitles | أعذرنى ايها السفير ،هان لكنى لا اعتقد بأنه يمكننا تحمل فقد رجل من شخصياتك العالية |