| Bakın yıllardır aramızda bir sürü bokluk olduğunu biliyorum... ama bunları bir kenara bırakmamız lazım. | Open Subtitles | أُنظُر، أعرفُ أنهُ كانَ بيننا الكَثير مِن المشاكِل على مَرِ السِنين لكن عليكُم أن تَضَعوا ذلكَ جانِباً. |
| İkimizin arasında çok boktan olayların olduğunu biliyorum, değil mi? | Open Subtitles | أعرفُ أنهُ كانَ هُناك أمور سيئَة بيننا، صحيح؟ |
| - Kabullenmenin zor olduğunu biliyorum. - İmkânsız. | Open Subtitles | أعرفُ أنهُ مِنَ الصَعبِ عليكَ تقبُّلُ ذلك - إنهُ مِنَ المُستحيلِ تقبلُه - |
| Alvarez'le aranda kan davası olduğunu biliyorum, ta geldiği günden beri. | Open Subtitles | أعرفُ أنهُ كانَ هُناكَ مشاكل بينك و بين (ألفاريز) منذُ يوم وصولهِ تقريباً |
| - Kapalı olduğunu biliyorum! | Open Subtitles | أعرفُ أنهُ مغلق! |