"أعلّمك" - Translation from Arabic to Turkish

• öğretebilirim
• öğreteceğim
• öğreteyim
• öğretmedim
• öğretiyorum
• öğretmek
• öğretmemi
• öğretemem

Bir kadına ihtiyacım olduğuna karar verdim. Sana öğretebilirim.
قرّرت بأنّني أحتاج إمرأة أنا يمكن أن أعلّمك

Sana numaralarla ilgili herşeyi öğretebilirim. Ama dürüst olmak gerekirse, sana kalbi öğretemem.
يمكنك تعلّم أو أن أعلّمك أي شيء متعلق بعملنا لكني سأكون صريحاً معك ..

Kontrol etmeyi öğrendiğimi söylüyorum. Sana da aynısını öğretebilirim.
ما أقصده، هو أنّي تعلّمت السيطرة عليها، وبوسعي أن أعلّمك الأمر ذاته.

Burda nasıl kalabileceğini sana öğreteceğim.
سوف أعلّمك كيف توقع بهم ويجعلونك تبقى لمدة أطول

Noah, dur sana matematik öğreteyim diyordu.
‫فأتى إليّ و قال: نوح، دعني أعلّمك الجبر!

Düşünüyordum da, sana nasıl süzülen atılacağını öğretmedim.
كنت أفكر، لم أعلّمك كيف ترمين.

Sana bildiğim her şeyi öğretiyorum ama yine de her seferinde bir aptallık ediyorsun.
أعلّمك كل شيء، ومع ذلك ما تزالين غبية.

Seni şövalye ilan edemem ama nasıl dövüşeceğini öğretebilirim.
لا يمكننى أن أجعلك فارساً لكن يمكننى أن أعلّمك كيف تقاتل

Söyle bana, sana o gördüklerini değiştirecek ne gibi bir şey öğretebilirim ki?
أنبئني، ماذا بوسعي أن أعلّمك ليغيّر ما رأيتَه؟

Sana öğretebilirim. Yeni yeteneğini kontrol etmeyi öğretebilirim.
بوسعي أن أعلّمك السيطرة على قدرتك الجديدة...

Sana bıçak sanatını öğretebilirim.
يمكنني أن أعلّمك صَنعة الخناجر

Seyirci bayılıyor. Sana da öğretebilirim.
يحبها الجمهور ، يمكنني أن أعلّمك

Ama sana öğretebilirim.
لكنّ يمكن أن أعلّمك.

Sana sürmeyi öğretebilirim.
يمكنني أن أعلّمك القيادة

Sana öğretebilirim.
يمكنني أن أعلّمك.

- Sana biraz tevazu öğreteceğim.
أنا على وشك أن أعلّمك القليل من التواضع

Sana, benim gibi yürümeyi öğreteceğim.
سوف أعلّمك المشي مثلي.

Daha öğreteyim mi hanımım?
سيدتي، أتريديني أن أعلّمك أكثر ؟

Sana atalarına acele ettirmemeyi öğretmedim mi?
ألم أعلّمك ألّا تستعجلي حكيماتك؟

Sana nasıl erkek olunacağını öğretiyorum.
أنا أعلّمك التصرّف كرجل.

TV şovunda ne giyeceğim hakkında fikrim yok, ama nasıl suya dalmak gerektiğini sana öğretmek için her şeyi durdurdum.
لا أعرف ما الذي سأرتديه للبرنامج. لقد تركتُ جميع مشاغلي لكي أعلّمك الغوص،

- Evet istiyorum size birşeyler öğretmemi mi istiyorsunuz?
نعم أريد تريدينني أن أعلّمك شيء؟