| Bak, seni sevdiğimi söylediğimde, derslerine karışmak istediğimi kastetmedim ya da, her neyse. | Open Subtitles | اسمعي، عندما قلت أنني أحبِك، لم أعن أنني أريد التعارض مع حصصك أو أي شيء. |
| Bu alete konuşmaya hâlâ alışamadım ve bekâr olmadığının farkında olduğumu söylemek istiyorum ve öyle bir randevuyu kastetmedim. | Open Subtitles | حتى الأن لم اعتد على هذه الآلات. واردت ان اقول اني تذكرت انك لست اعزبا ولم أعن الأمر بهذه الطريقة. |
| Para için her şeyi yaparım dediğimde, açıkçası bunu kastetmemiştim. Buna bayılacaksın. | Open Subtitles | عندما قلت أنني سأفعل أي شئ للنقود، لم أعن كلامي |
| Annene söylediklerimi gerçekten kastetmemiştim. Hem de hiç. | Open Subtitles | لم أعن ما قلته لوالدتك لم أعنه البتة |
| Kendim taşıyacağım demek istemedim. Bu iş için elemanlarımız var. | Open Subtitles | لم أعن أني سأوصلها بنفسي ، لدينا بعض الشباب للتوصيل |
| Öyle demek istemedim ve Tanrı aşkına adam seni mumyaya çevirdi. | Open Subtitles | حسناً ، لم أكن أعن ذلك . و بحق الإله الرجل حنّطك |
| O anlamda demedim hayatım. Hayatım... | Open Subtitles | لم أعن الأمر بهذه الطريقة يا حبيبتي |
| Hayır, öyle bir imada bulunmak istememiştim. | Open Subtitles | كلا، أنا لم أعن لإشارة ضمنا إلى أنّ كنت |
| - Aslında dediğim şeyi kastetmedim... - Evet kastettin. | Open Subtitles | لم أعن ما قلت حول نعم، أنت عملت |
| Bunu yaparak bir şey kastetmedim. Çok üzgünüm. | Open Subtitles | لم أعن حقاً أي شيء من ذلك أنا آسف |
| - Peki. Sakin olun. Bir şey kastetmedim. | Open Subtitles | حسن، خذ الأمر بعفوية لم أعن شيئاً بذلك |
| - Hayır, bunu kastetmemiştim. | Open Subtitles | ــ كلا، أنا لم أعن ذلك. |
| Sinirliydim. Onu kastetmemiştim. | Open Subtitles | كنت غاضبة, لم أعن ذلك |
| Sinirliydim. Onu kastetmemiştim. | Open Subtitles | كنت غاضبة, لم أعن ذلك |
| Hayır, hayır. Öyle demek istemedim. Çok nazik biri olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | ،لم أعن ذلك أعرف كم أنت لطيفاً |
| Hayır, hayır. Öyle demek istemedim. Çok nazik biri olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | ،لم أعن ذلك أعرف كم أنت لطيفاً |
| Evleri patlatacağız demedim, Erhan! | Open Subtitles | لم أعن تفجير البيت يا أرهان |
| Bugün git demedim ki. | Open Subtitles | لم أعن اليوم لقد كن أبحث عن.. |
| - Hemen demedim. | Open Subtitles | لم أعن في الوقت الحالي |
| Ted'le bir şey yapacağımızı ima etmek istememiştim. | Open Subtitles | آسفة لم أعن هذا لتبدو كما لو أني أنا و "تيد" سنفعل شيء ما |
| Öyle demek istememiştim. | Open Subtitles | لم أعن الأمر بتلك الطريقة |
| Seni korkutmak istememiştim. | Open Subtitles | أنا لم أعن لإخافتك. |