| "Şimdi yola çıkın." dedi ve telefonu Kapattı. | Open Subtitles | الآن عليك أن تُسرع قالها و أغلق السماعة |
| Kapattı. Hoşça kalın. Kibar bir delikanlı. | Open Subtitles | أوه، لقد أغلق السماعة ياله من رجلٍ طيّب |
| Şerefsiz adam yüzüme Kapattı. | Open Subtitles | القذر أغلق السماعة بوجهي |
| Telefonu kapattıktan sonra bana burada bekleme mi söyledi. | Open Subtitles | عندما أغلق السماعة أخبرني بأن انتظر هنا |
| Telefonu kapattıktan sonra küfrettim. | Open Subtitles | حسنا! انتظرت حتى أغلق السماعة! |
| Ben çalışma odasına gidiyorum, telefonu kapatın. | Open Subtitles | سأذهب لغرفة المكتب, أغلق السماعة |
| Gereksiz vakit kaybı yerine aramalar arasında telefonu kapatmıyordum. | Open Subtitles | كي لا أضيع الوقت، لم أكن أغلق السماعة بعد كل مكالمة |
| Telefonu yüzüme Kapattı. | Open Subtitles | لقد أغلق السماعة في وجهي |
| Yüzüme Kapattı. Vay canına! | Open Subtitles | لقد أغلق السماعة في وجهي |
| Kapattı mı? | Open Subtitles | هل أغلق السماعة ؟ |
| Korkarım telefonu Kapattı, efendim. | Open Subtitles | أظن أنه أغلق السماعة, سيدي |
| Hayır, Kapattı. | Open Subtitles | كلّا, لقد أغلق السماعة. |
| - Suratıma Kapattı. | Open Subtitles | لقد أغلق السماعة في وجهي |
| - Kapattı. | Open Subtitles | -لقد أغلق السماعة |
| Schott Kapattı. | Open Subtitles | "شوت" أغلق السماعة |
| Alo. - Kapattı. | Open Subtitles | -لقد أغلق السماعة |
| Eğer söyleyecekleriniz bu kadarsa, kapatın. | Open Subtitles | #إذا كنت راضياً برسالتك أغلق السماعة# |
| Gereksiz vakit kaybı yerine aramalar arasında telefonu kapatmıyordum. | Open Subtitles | حتى لا أضيع أي وقت، لم أكن أغلق السماعة بين المكالمات |