| Kuşaklar boyunca Afrika'nın güneşe doymuş enlemlerinde yaşayan insanlar, daha yüksek bir melanin üretim eşiği ve daha fazla ömelanin kazandılar. Bu da ciltlerine daha koyu bir renk verdi. | TED | على مدى أجيال، تكيّف البشر الذين يعيشون في مناطق خطوط العرض المشبعة بالشمس في إفريقيا من خلال امتلاكهم لإنتاج أعلى من الميلانين والمزيد من اليوميلانين، الذي يعطي بشرتهم درجة أغمق. |
| Yoksa beş tanesi koyu siyah diğer beş tanesi de birazcık daha koyu siyah mı? | Open Subtitles | أم أن هناك خمسة لونهم أسود غامق. وخمسة لونهم أسود أغمق قليلاً. |
| Şimdiyse birazcık daha koyu siyahlardan bir tanesi eksildi. | Open Subtitles | والآن أنا مرتدي. لواحدة لونها أغمق قليلاً. |
| Biraz özgür davrandım, istediğinizden daha koyu renk seçtim. | Open Subtitles | صنعته بحريه , سيدتي المادة إلى حد ما أغمق من خيالك |
| Daha koyuydu. | Open Subtitles | لقد كان لونها أغمق |
| Son olarak, siyahları koyultuyorum zıtlığı ve odağın şiddetini büyütüyorum. | Open Subtitles | ثم أغمق الأسود أزيد التباين الى آخر درجة وأزيد التركيز |
| Eğer ruhunuzu biraz daha karanlıkta tutarsam siyahtan daha koyu bir ruh elde ederim ki bu daha çok hoşuma gider. | Open Subtitles | إذا جعلت روحكِ تنغمس بالظلام لفترة أطول فقد أستمتع بروحٍ أغمق من الأسود |
| Rujun daha koyu tonlarını denemelisin. Bir parıltı çok iyi olurdu. | Open Subtitles | يجب أن تجربي لوناً أغمق من أحمر الشفاه، ويمكنك وضع بعض اللمعان |
| Adam doktor olmasına rağmen eğer ten rengi Frappucino'dan daha koyu bir adamla beraber olmaya devam edersen seni evlatlıktan reddederim diye tehdit etmişti. | Open Subtitles | وعلى الرغم من انه طبيب هددت بالتبرؤ منك إذا أستمريت بمواعدة رجل بشرته أغمق من قهوة الفرابيتشينو |
| Adam doktor olmasına rağmen eğer ten rengi Frappucino'dan daha koyu bir adamla beraber olmaya devam edersen seni evlatlıktan reddederim diye tehdit etmişti. | Open Subtitles | وعلى الرغم من انه طبيب هددت بالتبرؤ منك إذا أستمريت بمواعدة رجل بشرته أغمق من قهوة الفرابيتشينو |
| Takımı beğendim ama düşündüm de daha koyu bir şey gözlerimi ortaya çıkarabilir. | Open Subtitles | أعجبتني البدلة لكن أفكر أن درجة أغمق قد تظهر لون عيني أكثر |
| Bak artık tenim seninkinden çok daha koyu. | Open Subtitles | هل تعلم بأن بشرتي .أغمق من بشرتك |
| Ayak tırnakları. Ellerden biraz daha koyu. | Open Subtitles | انظر لهذا الأصابع أغمق من الأظافر |
| Düşündüğümden daha koyu renkte. | Open Subtitles | LT و أبوس]؛ ق الشعر أغمق من لتر كان يفكر. |
| İki parmağın diğerlerinden daha koyu görünüyor. | Open Subtitles | إصبعاك الصغيران أغمق لوناً من الآخرين |
| Buradaki kan daha koyu. Üstelik rastgele dağılmış. | Open Subtitles | الدماء هنا أغمق و الأثار عشوائية |
| Sağ gözün soldakinden biraz daha koyu. | Open Subtitles | عينك اليمنى أغمق قليلاً من عينك اليسرى |
| daha koyu renkli. Gözlerinin altında açık renkli lekeler var. | Open Subtitles | لونها أغمق ولها بقع فاتحة تحت عيونها |
| Hayır, hayır, maviden daha koyu. | Open Subtitles | لا، لا، إنه أغمق من الأزرق قليلاً |
| Kaşları biraz daha koyuydu. | Open Subtitles | بحواجب أغمق أكثر |
| Son olarak, siyahları koyultuyorum zıtlığı ve odağın şiddetini büyütüyorum. | Open Subtitles | ثم أغمق الأسود أزيد التباين الى آخر درجة وأزيد التركيز |