| Hatta Derin uzayda büyük patlamalar kuyruklu yıldızları parçalarına ayırabilir. | Open Subtitles | حتى في أغوار الفضاء الانفجارات الضخمة قد تمزّق المذنّبات إربًا |
| Derin uzayın araştırma rampaları hazır olduğunda, herşeyi isimlendiren kurumlar olacaktır: I.B.M. Yıldızküresi, | Open Subtitles | عندما يتم أكتشاف أغوار الفضاء ستطلق الشركات أسماً علي كل شئ |
| Bir noktada, donmuş bir kuyruklu yıldız Derin uzayda belirdi ve o uydulardan birine çarptı. | Open Subtitles | في نقطة ما، اقترب مذنّبٌ جليدي من أغوار الفضاء وتهشّم في إحدى تلك الأقمار |
| Uzayın derinliklerini keşif başladığında her şeye ismini veren büyük şirketler olacak: | Open Subtitles | .. وراء نسخه عندما يتم أكتشاف أغوار الفضاء ستطلق الشركات أسماً علي كل شئ |
| Bu teleskoplar uzayın derinliklerini görebiliyor. | Open Subtitles | بوسع هذه التليسكوبات أن ترى أغوار الفضاء. |
| Güneş'ten uzayın derinliklerine doğru bir döngü çizer -- | Open Subtitles | إنه يقترب نحو الشمس من أغوار الفضاء |
| Uzayın derinliklerine döner ve bir kez daha uykuya yatar. | Open Subtitles | يعود إلى أغوار الفضاء خاملاً مرة أخرى |
| Ve burada, Derin uzayda en güçlü halde yörüngeler bulunur. | Open Subtitles | هنا في أغوار الفضاء تكون المدارات في أوج قوّتها |
| Derin uzaydan gelen büyük patlamalardan değil. | Open Subtitles | ليس من التوهّجات الضخمة وحسب في أغوار الفضاء |
| Bilim insanları Derin mağara sistemlerinde çalışır. | TED | ويعملون في أغوار الكهوف. |
| Derin uzaydan gelen habercileridirler. | Open Subtitles | إنها رسلٌ من أغوار الفضاء |
| Derin uzayda Ay'ın ötesinde. | Open Subtitles | وراء القمر نحو أغوار الفضاء |
| Bir biliminsanının bizi biz yapan zihinsel örüntüleri bulmak ümidiyle .zihinlerimizin derinliklerini keşfetmesi belki yakında olur. | Open Subtitles | وقد نصل إلى هذه الوسيلة قريباً حينما يقوم عالم ما بسبر أغوار العقل الإنساني على أمل اكتشاف النموذج العقلي الغامض |
| Kronos'u yok ettiler... ve geriye kalanlarını Tarturus'un derinliklerine yolladılar. | Open Subtitles | "دمّروا (كرونوس)، وطمروا رفاته في أغوار (تارتاروس)" |