"أفضل خيار" - Translation from Arabic to Turkish

    • en iyi seçenek
        
    • iyi şansın
        
    • en iyi seçeneğimiz
        
    • en iyisi
        
    • en iyi seçim
        
    • iyi seçeneğin
        
    • seçenek seçildi
        
    • en iyi seçeneği
        
    • daha iyi bir seçenek
        
    • en iyi şey
        
    • iyi seçenek bu
        
    Yakalanacak olursanız en iyi seçenek intihar etmenizdir. Open Subtitles إذا تم القبض عليكم، أفضل خيار لكم هو الإنتحار
    Bunlar pek bana göre değil ama şimdilik en iyi seçenek bu. Open Subtitles ،هذه ليست الجنة ،لكن في الوقت الرهن هذا أفضل خيار لي
    Doğru söylüyor. İyileşmesi için en iyi seçenek bu. Open Subtitles إنها محقة، هذا سيعطيه أفضل خيار للتعافي.
    Bu ilacın gerçekten en iyi şansın olduğuna inanıyorum. Open Subtitles أؤمن صدقاً أنّ هذا الدواء هو أفضل خيار لنا
    Bu durumda, en iyi seçeneğimiz, biyoterapi yöntemi uygulamak. Open Subtitles في هذه المرحلة، قد يكون أفضل خيار لنا استدعاء وكيل علاج بالطب الحيواني
    Ama ne var biliyor musun? Sanırım bu konuyu asla konuşmayalım en iyisi. Open Subtitles أعتقد أفضل خيار أذا لم نتحدث عن ذلك مرة أخرى
    Büyükannenin seni etkilediğine eminim ancak ameliyat bu noktada en iyi seçim. Open Subtitles أنا متأكد أن جدتك تؤثر عليك ولكن العملية هي أفضل خيار لك هنا
    İşlerin bu hâle geleceğini planlamamıştım ama uygun olan en iyi seçeneğin bu olduğunu düşündüm. Open Subtitles لم أكن أخطط أن تجري الأمور هكذا و لكني اعتقدت انه أفضل خيار لدينا
    Varlıkların hayatta kalma ihtimali: %2,07. Bu seçenek seçildi. Open Subtitles "الخيار رقم 833333" "أفضل خيار متاح" "%نسبة نجاة جميع العملاء:
    Gil Ra Im'i görmeden yaşayamam. Bu yüzden en iyi seçeneği seçtim. Open Subtitles لا يمكنني عدم مقابلة را إيم، لذلك أنا أختار أفضل خيار
    Bence ameliyat daha iyi bir seçenek. Open Subtitles أعتقد أنّ الجراحة هي أفضل خيار إذن ذلك ما سوف نفعله
    Duruma baktı ve hamlelerinin tükendiğini ve bunun en iyi seçenek olduğunu fark etti. Open Subtitles لقد اطلع على القوانين و ادرك أن هذا أخر ما لديه و ربما يكون أفضل خيار
    Protestan Elizabeth, evlenmeden durduğu sürece, en iyi seçenek sen olacaksın. Open Subtitles لا تزال قاحلة وغير متزوجة أنتي أفضل خيار.
    Bence senin için şu andaki en iyi seçenek rehabilitasyon. Open Subtitles أعتقد أن أفضل خيار لك الان هو اعادة التأهيل
    İstatiksel olarak, en iyi seçenek ordunun kesmesine izin vermekti. Open Subtitles إحصائيا، إن أفضل خيار للكوكب هو ترك الجيش يواجه
    Titanyum plakaların en iyi seçenek olduğunu kendin söyledin. Open Subtitles لقد قُلتِ بنفسكِ أن لوحات التيتانيوم هي أفضل خيار
    Tamam, eminim ne yaptılarsa o andaki en iyi seçenek olduğu içindir. Open Subtitles مُتأكّدة أنّ أياً كان ما فعلوه كان أفضل خيار مُتاح في تلك اللحظة.
    Eğer hayatta kalmak istiyorsan en iyi şansın, federal ajanları arayıp buraya gelmelerini söylemen ve onlara her şeyi anlatman. Open Subtitles عندما يخرج الأمر للعلن لذلك أفضل خيار لكِ, إن أردتِ البقاء حية هو بالتصرف بشكل حسن مع المباحث الفدرالية و أن تخبريهم بكل شئ
    en iyi seçeneğimiz bu nöbetçileri kendi başımıza halletmek. Open Subtitles أفضل خيار لدينا أن نهاجم هؤلاء الحراس بأنفسنا
    Bir sürü kötü seçeneğin içinde en iyisi o. Open Subtitles إنه أفضل خيار بين العديد من الخيارات السيئة
    Onu da kullanmamak suç olur. Bayan Warren'ın öğrenmek için burada olmasını anlıyorum belki de bu durum için bir çaylak en iyi seçim değildir. Open Subtitles {\pos(192,220)} إسمعن، أقدّر أنّ الآنسة (وارن) هنا لتتعلم لكن ربما شخص مبتدئ ليس أفضل خيار في هذه الحالة.
    Bana göre en iyi seçeneğin iki taraflı mastektomi. Open Subtitles من وجهة نظري، استئصال الثدي هو أفضل خيار لك
    Varlıkların hayatta kalma ihtimali: %2,07. Bu seçenek seçildi. Open Subtitles "الخيار رقم 833333" "أفضل خيار متاح" "%نسبة نجاة جميع العملاء:
    Saul'un ve yerdeki insanların en iyi seçeneği orijinal kalkış anahtarlarını bulmak. Open Subtitles (أفضل خيار مُتاح لـ(سول وإلى الناس على الأرض هو إيجاد مفاتيح الإنطلاق الأصلية
    Yakalanırsan veya Han seni yakalarsa, yüzleşeceklerindense intihar hapı çok daha iyi bir seçenek olur. Open Subtitles إذا تم القبض عليك أو أمسكك (هان)، إنها حبوب إنتحار ربما ستكون أفضل خيار مما ستواجه
    En sonunda, ikimiz de anladık ki, ortada bir bebek yokken, yapılacak en iyi şey, hoşça kal demekti. Open Subtitles وبعد كل هذا قررنا أن عدم وجود طفل ،يعني أن الفراق أفضل خيار نبقى أصدقاء

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more