Ama aynı zamanda Annie'nin başıma gelen en güzel şey olduğunun da farkındayım ve onu korumak için her şeyi yapacağım. | Open Subtitles | لكنّي أعلم أيضًا أنّها أفضل شيء حصل لي قطّ، ولأفعلنّ أيّ شيء لأنقِذها. |
Doğrusu, bu başıma gelen en güzel şey. | Open Subtitles | لكن الحقيقة هي، أن هذا أفضل شيء حصل لي على الإطلاق. |
Aylardır başıma gelen en güzel şey bu. | Open Subtitles | هذا أفضل شيء حصل لي منذ أشهر |
Benim annem de beni evden kovmuştu. başıma gelen en iyi şeydi. | Open Subtitles | وأمي طردتني أيضا وهذا أفضل شيء حصل لي على الأطلاق |
Hayatım boyunca başıma gelen en iyi şeydi. | Open Subtitles | لقد كانت أفضل شيء حصل لي |
Buraya geldiğimden beri başıma gelen en güzel şeysin. | Open Subtitles | أنتِ أفضل شيء حصل .لي مذ أن قدمتُ إلى هُنا |
Sen başıma gelen en güzel şeysin. | Open Subtitles | أنت أفضل شيء حصل لي على الأطلاق. |
Hayatta başıma gelen en güzel şey sendin. | Open Subtitles | أنتِ أفضل شيء حصل لي |
Eric, uzun zamandır başıma gelen en güzel şey oldu. | Open Subtitles | إنّ (إريك) أفضل شيء حصل لي منذ زمن |
O, başıma gelen en iyi şeydi. | Open Subtitles | لقد كان أفضل شيء حصل لي |
Bu başıma gelen en iyi şeydi. | Open Subtitles | كان أفضل شيء حصل لي مُطلقاً. |
Hayır, JD, çünkü Elliot başıma gelen en iyi şeydi, ama bitti. | Open Subtitles | لا يا (جي.دي), لأن (إليوت) أفضل شيء... حصل لي و الآن قد رحلت |
Sen bu hayatta başıma gelen en güzel şeysin. | Open Subtitles | ...أنت أفضل شيء .حصل لي في حياتي |
Jessie, sen şu ana kadar başıma gelen en güzel şeysin. | Open Subtitles | جيسي)، أنت أفضل شيء حصل لي في حياتي) |