| Miami'de güzel bir restoran bulmak için en iyi yer neresi bilmek istedim. | Open Subtitles | أريد أن أعرف أين هو أفضل مكان في ميامي للعثور على مطعم جيد |
| Büronun beni koyduğu en iyi yer uyuşturucu satılan bir yerdi. | Open Subtitles | أفضل مكان وضعتني فيه المباحث الفيدرالية هو مكان تجمع لمدمني المخدرات. |
| Nasıl olduysa havuzumuz bunların yapılacağı ülkedeki en iyi yer haline geldi. | Open Subtitles | بطريقة ما, المسبح الذي يوجد في بيتنا أصبح أفضل مكان لفعل ذلك |
| Arabasını park etmek için en iyi yerin neresi olduğunu soruyordu. | Open Subtitles | لقد كان يتسائل عن أفضل مكان ليركن سيارته |
| Sadece doğum gününü kutlamak için gidilebilecek en iyi yeri düşünüyordum. | Open Subtitles | أنا فقط أفكر في أفضل مكان لنحتفل فيه بعيد ميلادك |
| Ve dokuz yıl içinde, performans rekorları kırıyor ve çalışılacak en iyi yer olmak üzere ödülleri topluyorlardı. | TED | وخلال تسع سنوات، كانوا يعدون سجلات الأداء على مدار الوقت ويجمعون الجوائز، بما في ذلك أفضل مكان للعمل. |
| Poliglotlarla tanışmak için en iyi yer yüzlerce dil tutkununun pratik yapmak için aynı noktada bir araya geldiği bir etkinlik. | TED | إن أفضل مكان لمقابلة متعددي اللغات هو حدث يجمع مئات من محبي اللغات في مكان واحد لممارسة لغاتهم. |
| Dansçılar için en iyi yer. Yazarlar için değil mi? | Open Subtitles | إنها أفضل مكان لراقص ، و لكن ماذا بالنسبة لكاتب ؟ |
| Kafasının arkası en iyi yer, ensesinin tam üstü. | Open Subtitles | ماذا عن هذا ؟ مؤخرة الرأس هو أفضل مكان فوق مؤخرة العنق |
| Ailesi gelene kadar onun için en iyi yer olur diye düşündüm. | Open Subtitles | إعتقدت بأنه أفضل مكان له حتى يأتي أحد أفراد عائلته |
| Onu sevdiğimi ve şu anda buranın onun için en iyi yer olduğunu anlamalı. | Open Subtitles | يجب عليه ان يعرف بأني أحبه وهذا أفضل مكان له حاليا |
| Düşmanın saklanacağı en iyi yer neresidir? | Open Subtitles | ما هو أفضل مكان يجب أن يختبئ به خصمك ؟ في آخر مكان يمكن أن تنظر فيه |
| Bir erkekle tanışmak için en iyi yer süpermarkettir. | Open Subtitles | أفضل مكان لمقابلة الرجال هو السوق التجاري لا تحتاجين للكثير من الوقت حتى |
| Kızlarla tanışabileceğim en iyi yer gece okulu sanıyordum. Şu İngilizce öğrettikleri yerler. | Open Subtitles | ظننت أن أفضل مكان لمقابلة الفتيات سيكون المدارس الليلية حيث يدرسون الإنجليزية كلغة ثانية |
| Pekala, ben de zamanda zıpladım. Doktoru bulabilecek en iyi yer 21. yüzyıldır diye düşündüm. | Open Subtitles | حسناً إذن، لقد قفزت وأنا أفكر في أن القرن الـ21 هو أفضل مكان للعثور على الدكتور |
| Bir yerlerde nabzı yoklamak için en iyi yerin uyluktaki damar olduğunu okumuştum. | Open Subtitles | تعرف، قرأت في مكان ما ...أن أفضل مكان لإيجاد نبض في الشريان الفخذي |
| Ama en iyi yeri alabilmek için bir şeyler yapması gerekir. | Open Subtitles | ولكن عليه أن يفعل شيئـًا للحصول على أفضل مكان |
| Orası, o hayvanlar için en iyi yerdir. Çünkü onların asılları budur. Hayvanlar. | Open Subtitles | الذي يعتبر أفضل مكان للحيوانات لأنها هذه هي حقيقتهم |
| Tehdit hangi taraftan gelirse gelsin, buradan daha iyi bir yer yok. | Open Subtitles | أياً كان الاتجاه الذي سيأتينا منه الخطر هذا أفضل مكان نكون فيه |
| - Saklanmak için mükemmel bir yer. Gece yarısı ziyafeti için alt kattaki kan bankası, tüm bu teçhizat. | Open Subtitles | إنه أفضل مكان للإختباء الكثير من الدماء في الأسفل لوليمة منتصف الليل |
| Yabba'nın dünyadaki en güzel yer olduğunu düşünmüyor musun? | Open Subtitles | هل تعني بأنك لا تعتقد أن يابا أفضل مكان في العالم ؟ |
| Eğer milyonlarca dolar kazanmak istiyorsan ve hiçbir yeteneğin yahut eğitimin yoksa bunun için en uygun yer eğlence sektörüdür. | Open Subtitles | وإذا كنت بحاجة لكسب مليون دولار ولاتملك أي مواهب حقيقية أو مستوى تعليمي أفضل مكان لفعل ذلك هو وسائل الاعلام |
| Orası belki de yazmam için daha uygun bir yer. | Open Subtitles | سيكون أفضل مكان يمكنني مواصلة الكتابة فيه |
| Onu buraya geri getirin. Yardıma ihtiyacı var. Onun için en iyi yer burası. | Open Subtitles | أعدها إلى هنا، إنها بحاجة للمساعدة، هذا أفضل مكان لها. |
| Üzgünüm ama onun için bulabildiğimiz en iyi oda burasıydı. | Open Subtitles | أنا آسفة هذا كان أفضل مكان إستطعنا أن نضعه فيه |