| Yükseklik korkum yoktur ve ayrıca... sizinle tanışmak istedim. | Open Subtitles | ...لا أخاف الأماكن المرتفعة و أريد أن أقابلكِ |
| Sonunda sizinle tanışmak ne büyük bir zevk. | Open Subtitles | إنه من دواعي سروري أن أقابلكِ أخيراً |
| Seninle tanışmadan önce hiç, gerçek bir kız arkadaşım olmamıştı. | Open Subtitles | لم أحظى من قبل في حياتي بعشيقة حقيقية قبل أن أقابلكِ |
| Seninle tanışmadan önce sorun değildi. | Open Subtitles | تلكَ لم تكُن مشكلة تواجهني قبلما أقابلكِ. |
| Sadece bekle ve gör. Aklını başından alacağım. Ben gidip arabayı alayım, seninle ön tarafta buluşuruz. | Open Subtitles | أنتظرىو راقبيفسحب،سأدهشكِ، سآتى بالسيارة و أقابلكِ بالمقدمة. |
| Kukla gösterisi ikide başlıyor, seninle parkta buluşuruz. | Open Subtitles | حسنٌ، عرض العرائس سيبدأ في تمام الثانية، أقابلكِ لاحقاً في المنتزه. |
| Bana telefon edip şu köşede buluşmak istediğini söylememiş miydin? | Open Subtitles | ألم تتصلى بى لكى أقابلكِ عند تلك الزاوية هناك ؟ |
| Seninle tanışmak çok güzel hayatım. | Open Subtitles | من الجيد حقاً أن أقابلكِ عزيزتي |
| Bu , seni, bayan tanışmak güzel. Teşekkür ederim. | Open Subtitles | سيدة العالم - إنه لمن دواعي سروري أن أقابلكِ يا سيدتي - |
| Kötü şöhretli Callisto, sonunda seninle tanışmak ne büyük bir zevk. | Open Subtitles | (كاليستو) سيئة السمعة! يا له من شرف أن أقابلكِ أخيراً! |
| Seninle tanışmak zorundaydım. | Open Subtitles | كان يجب ان أقابلكِ |
| Seninle tanışmadan önce sorun değildi. Söyleyeyim de. | Open Subtitles | تلكَ لم تكُن مشكلة تواجهني قبلما أقابلكِ. |
| Bak, seninle tanışmadan önce bu yerden nefret etmek için sebep arayıp duruyordum. | Open Subtitles | ،أنظري، قبل أن أقابلكِ كنت أنظر في المكان فقط .لإيجاد سببٍ لأكرهَ هذه الجزيرة |
| Seninle tanışmadan önce özgeçmişin beni gerçekten etkiledi. | Open Subtitles | لقد .. لقد أُعجبتُ بسيرتكِ الذاتية قبل أن أقابلكِ. |
| Benim de insan olmam normal olmam bu seninle tanışmadan çok önceden beri istediğim bir şeydi. | Open Subtitles | لأكون إنسانًا، لأكون طبيعيًّا -هذا أمر ابتغيته حتّى قبلما أقابلكِ بأمدٍ |
| Peki tekrar olay yerinde mi buluşuruz? | Open Subtitles | إذن سوف أقابلكِ مرة آخرى في الموقع؟ |
| Ön tarafta buluşuruz. | Open Subtitles | أقابلكِ في الخارج. |
| - Avluda buluşuruz. - Tamam. | Open Subtitles | سوف أقابلكِ عـند الردهه - اتفقـنا - |
| Muhtemelen neden burada buluşmak istediğimi merak ediyorsundur. | Open Subtitles | من المحتمل أنكِ تتساءلين لماذا طلبت منكِ أن أقابلكِ اليوم هنا |
| Zaten yardımını falan istemiyorum. Keşke seninle hiç tanışmasaydım. Seninle geçirdiğim her bir an benim için tam bir vakit kaybıydı. | Open Subtitles | لم أعُد أريد عونكِ، أتمنّى لو لم أقابلكِ كلّ لحظةٍ قضيتها معكِ كانت مضيعةٍ للوقتِ |
| Sonunda seninle tanışacağım için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | أنا فقط لا يمكنني الإنتظار حتى أقابلكِ أخيراً |