| O zaman annen ayaklarını keser. Zavallı ihtiyar Bay Swenson gibi. | Open Subtitles | أمّك يجب أن تودّع أقدامك ثمّ, مثل السّيد العجوز الفقير سوينسون |
| Yürüsen iyi olur, yoksa Ayakların şişer. | Open Subtitles | من الأفضل أن تتجول بالمكان وإلا فإن أقدامك ستنتفخ |
| Bizi buldunuz. O ayak seslerini nerede olsa tanırım Hızlı Parmak. | Open Subtitles | أتعرف على أقدامك الصغيرة في أي مكان يا ذا الأصابع الرقيقة |
| Sırtında bu yükle nasıl yeniden ayağa kalkıp kendine bir yer tutacaksın? | Open Subtitles | أعني ستعودين للوقوف على أقدامك وتأخذي مركزك ثانيةً حيث تلك السلسلة الثقيلة حول رقبتك |
| Eğer karaya çıkmak isterseniz, eğer yalnızca ayaklarının altında daha sağlam bir şey hissetmek isterseniz... ve ondan sonra eğer çevrende tanrıların müziğini artık duymuyorsan... | Open Subtitles | لو أنك قررت أن تتخلى عن أقدامك البحرية كى تشعر بشيئاً أكثر صلابة تحت قدميك حينذاك لن تسمع موسيقى الآلهة وهى تحيط بك |
| Hadi, Ayağını koy-- Ayağının bunun üzerine koy ! | Open Subtitles | هيا, ضع قدمك.. ضع أقدامك على هذة |
| Tam bir tane kazağın var. Yürüdüğün zaman, ayaklarına bakıyorsun. | Open Subtitles | عندك بالضبط بلوزة واحدة، . تنظرى إلى أقدامك عندما تمشي |
| Ellerini buraya ve şuraya koy... ayaklarını da buraya ve buraya. Buraya ve şuraya basmak yok. | Open Subtitles | ضع يديك هنا وهنا وهناك ضع أقدامك هنا وهنا وهنا ولا تقف هنا أو هناك |
| Maymunlar gibi ayaklarını temizleyeceksen, rüzgarı arkana al. | Open Subtitles | بالله عليك، إذا كنت سوف تنظف أقدامك مثل القرد |
| ayaklarını suya sokabilirsin. Rahatlarsın. | Open Subtitles | يمكنك أن تنقع أقدامك في الماء، وستشعر بالارتياح |
| Ayakların ağrıyor. Eğer ıslatırsan daha kötü olacaklar. | Open Subtitles | أقدامك تؤلمك ستسوء حالتك إذا بللتهم بالماء |
| Ayakların buza sıkı bassın ve sonra vur yeter. | Open Subtitles | فقط يتأكّد أقدامك مزروع على الثلج. فقط متابعة لطيفة. |
| Kendi Ayakların üzerinde durana kadar neden bizimle yaşamadığını anlayamıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أفهم لما لا تستطيعي الاقامة بالبيت لفترة فقط حتى تقفى على أقدامك |
| Kapalı çarşıda ayak seslerini duyuyorum. Arkama bakaraktan yürümekten yoruldum artık. | Open Subtitles | لقد كنت أسمع وقع أقدامك في كل ليلة لقد سئمت من الخوف |
| Şunu bilmeni istiyorum ki, ben üyesi olduğum sürece okul heyetinde asla görev almaman için... veya bir P.T.A toplantısında... sadece ayak işlerine bakman için... elimden gelen herşeyi yapacağım. | Open Subtitles | أريدكي أن تعرفي أنني ذاهبة لأريهم أنك لم تخدمي من قبل في لجنة المدرسة تبقين في المكتب ولا تحركين أقدامك |
| Bir sorum var. ayak tırnakların da aynı renk mi? | Open Subtitles | لديّ سؤال ، هل أظافر أقدامك بنفس اللون ؟ |
| - Efendim, eğer sizi zehirlediyse ayağa kalkmamalı ve doktor kontrolünde olmalısınız. | Open Subtitles | - سيد، إذا سمّمك هذا الرجل، أنت يجب أن تكون من أقدامك وتحت رعاية الطبيب. |
| Merlin, ayağa kalk. Arthur uzakta olabilir ama ben değilim. | Open Subtitles | ميرلين)، على أقدامك) ربما يكون، (آرثر) بعيداً ولكني لست كذلك |
| Kasvetli görünüyor olabilir, kasvetli olabilir ama ayaklarının altında katı toprak ve başının üzerinde gökyüzü olacak. | Open Subtitles | .. ربما يبدو غريباً لكنها أرضية صلبة تحت أقدامك وسماء حقيقية فوق رأسك |
| En az bir hafta Ayağını yere basmayacaksın. | Open Subtitles | وستنهض على أقدامك مع نهاية الأسبوع. |
| Benim karım olsan her gece uyutana kadar ayaklarına masaj yapardım. | Open Subtitles | أتعرفي , لوكنتي زوجتي ؟ لكنت دلكت أقدامك كل ليلة حتى تنامي |
| Bak, bize yatacak bir yatak ver; biz de Ayağının altından çekilelim. | Open Subtitles | أعطنا سريراً وسنبقى خارجاً خارج مجال أقدامك |
| Ayaklarınız çalışsın dedim ağzınız değil! Ağzınız çalışırsa kötü olur. | Open Subtitles | قلت اضبطي أقدامك و ليس كلماتك و اضبطي كلام و فمك ايضاً |
| Çamurlu ayaklarınla tertemiz mutfağımı kirleteceksin. | Open Subtitles | تضعين أقدامك الموحلة علي أرض مطبخي النظيف |
| Doğu küçük bir aşık kaplan gibi... ayaklarınızın altındadır... | Open Subtitles | إنها تتكوم عند أقدامك. مثل نمر عاشق صغير. |
| Bastığınız yere dikkat edin. | Open Subtitles | انتبه إلى أقدامك |
| En kötü ihtimalle bacakların kırılır ve köpekler seni canlı canlı yer. | Open Subtitles | أسوأ حالة تكسري أقدامك, والكلب يأكلك حية. |
| Toynakların o gölcüğün içinde donduğu günü hatırlıyor musun? | Open Subtitles | مثل ماذا ؟ ماذا عن المرة التى تجمدت فيها أقدامك فى البحيرة ؟ |