| Düşündümde, acaba kilitin üzerine başka bir kilit daha asalım mı? | Open Subtitles | تعرف لقد كنت أفكر أنه يجب وضع أقفال زيادة على القفل |
| Hiç bir zaman anlam veremedim, annem neden 3 kilit asmıştı bu kapıya. | Open Subtitles | لم أفهم أبداً لمَ شعرت .. أمّي أننا نحتاج ثلاثة أقفال لهذا الباب |
| Araba kapılarına kilit takmak gerektiğini bin kere söyledim. | Open Subtitles | أخبرتك مرارا بأننا نحتاج لوضع جهاز أقفال لأبواب السيارات |
| Otomatik kilitleri var, ve gaz seviyesi inene kadar açılamazlar. | Open Subtitles | إن لها أقفال أمان ولن تفتح قبل انخفاض مستوى الغاز |
| - Gidip kapı kilitlerini çalıştır. - Tek başına dayanamazsın. | Open Subtitles | ـ إبتعدى, أعيدى تشغيل أقفال الأبواب ـ لا يمكنك أن ترد الباب أنت وحدك |
| Tek yaptığın her şeye çocuk kilidi takıp, ebeveynlik kitapları okumak. | Open Subtitles | كل ما تفعله هو وضع أقفال الأطفال و قراءة كُتب الأبوّة. |
| çilingir bir kapıyı açamazsa başka ne işe yarar ki? | Open Subtitles | إذا صانع أقفال لا يمكنهُ فتح الباب، ما الجيّد فيك؟ |
| Madem ki telefonlar elinizde, telefonunuzun kilidini açmanızı istiyorum. | TED | وبعد إخراجها، من فضلكم، افتحوا أقفال هواتفكم |
| Kalacağınız yer leydim. Kapı, parmaklık, kilit yok. | Open Subtitles | مقرك ، سيدتى لا بوابات و لا قضبان و لا أقفال |
| Baıları asma kilit, bazıları demir kilit. | Open Subtitles | بعض الوحدات بها أقفال بمزلاج و أخرى لديها أقفال عادية |
| Kapının üzerinde açılması gereken beş tane kilit var. | Open Subtitles | لفتح الخمس أقفال الموجودة على الباب خارج هذه الغرفة |
| Merkezi kilit, elektronik gaz pedalı, hidrolik direksiyon anahtarsız giriş sistemi. | Open Subtitles | أقفال إلكترونية ودواسة إلكترونية مقود آلي ومدخل بدون مفتاح |
| Dört ayrı kilit var ve ben herhangi bir dizilim yakalayamadım. | Open Subtitles | هناك أربع أقفال ولا أرى أي نمط على الإطلاق |
| Tüm bu paha biçilmez arabaların daha sağlam bir kilit altında tutulması gerekiyor. | Open Subtitles | كل تلك السيارات الباهظة الثمن وما زال لديك أقفال رخيصة |
| Kapıdaki kilitleri hâlâ değiştirmemiş, demek ki bir şeyleri doğru yapıyorum. | Open Subtitles | لم أغير أقفال الأبواب بعد فلابد أني أفعل شيئًا صائبًا إذًا |
| Birileri arabayla yoldan geçip yerel akıl hastanesinin kilitleri kötüymüş diye düşünmeden kes şunu. | Open Subtitles | ويعتقد أنها مؤسسة عقلية محلية لها أقفال سيئة |
| Yeni bir kızı işe aldı ve kapıdaki kilitleri değiştirdi. | Open Subtitles | استأجرَ فتاة جديدة وَ غيّر أقفال الأبواب. |
| Şimdi de okulun kilitlerini mi değiştirmem gerekiyor? | Open Subtitles | هل علىَّ أن أغير أقفال المدرسة هى الأخرى الآن ؟ |
| Trendeki tüm bu kapı kilitlerini ve güvenlik sistemlerini sen mi tasarladın? | Open Subtitles | هل قمت بتصميم أقفال الأبواب وأنظمة الأمن على متن هذا القطار؟ |
| Doğru şekilde kullanılırsa şişe açacakları lastikleri kaldırıp kapı kilidi açabilirler. | Open Subtitles | استخدمت بشكل صحيح، فتاحات زجاجة يمكن جاك الاطارات واختيار أقفال الأبواب. |
| Siz bir Fransız'sınız. Nasıl oldu da burada çilingir oldunuz? | Open Subtitles | كيف تسنى لك أن تصبح صانع أقفال بينما أنت فرنسي ؟ |
| herkesin kilidini değiştirmedim, sadece kendiminkini. | Open Subtitles | لا أقم بتبديل أقفال الجميع، بل ما يخصّني. |
| Bir tek o açık. Diğerleri asma kilitli ve alarmlı. | Open Subtitles | وهو الوحيد المفتوح ، أما البقية فعليها أقفال إليكترونية وأجهزة إنذار |
| Diğer merdiven boşluğu kilitlerine kısa devre yaptırdım. | Open Subtitles | قمت بإعطاب أقفال السلالم في الجهة الأخرى |
| Akıllı lambalar, akıllı Kilitler, akıllı tuvaletler, akıllı oyuncaklar, akıllı seks oyuncakları. | TED | هنالك أضواء ذكية، أقفال ذكية، مراحيض ذكية، ألعاب ذكية، ألعاب جنسيّة ذكية. |
| - Hiç kilitlenmez. | Open Subtitles | - رقم لا، أبدا أقفال. |
| Otomatik ışıklandırma ve kilitlerimiz var. | Open Subtitles | عِنْدَنا موقّتاتُ آليةُ للأضاءة، أقفال لأبوابِنا. |