"أقلق بشأن" - Translation from Arabic to Turkish

    • ben düşüneyim
        
    • endişeleneyim
        
    • dert
        
    • için endişe
        
    • için endişelenemem
        
    • için endişelenmezdim
        
    • için endişelenmiyorum
        
    • için endişeleniyorum
        
    • konusunda endişelenmeli
        
    Muhtaç olma meselesini ben düşüneyim. Başa çıkabilirim. Open Subtitles دعيني أقلق بشأن الاحتياج بامكاني السيطرة علي ذلك
    Bırak da bunu ben düşüneyim tatlım. Open Subtitles لمَ لا تدعني أقلق بشأن ذلك هناك، أيّها الجرذ؟
    Komşularımız konusunda bırak ben endişeleneyim. Open Subtitles دعني أنا أقلق بشأن الجيران فاقلق بشأنك، حسنا؟
    Oh, bunu dert olmaz. Kesinlikle tekrar aşkı bulacaksınız. Open Subtitles أوه ، لن أقلق بشأن هذا أنت بالتأكيد ستقعين بالحب مجدداً
    Gelecek için endişe ediyorum ama elden bir şey gelmiyor. Open Subtitles أنا أقلق بشأن مستقبلها ولكن لا يمكنني أن أفعل ذلك
    Bunun için endişelenemem. Open Subtitles أنا لا أستطيع أن أقلق بشأن ذلك
    Ha. Bunun için endişelenmezdim. Open Subtitles لا أريد أن أقلق بشأن هذا
    Ve bilirsin, gerçekten, ben... evdeki şeyler için endişelenmiyorum. Open Subtitles و تعرف، بأمانة لم أقلق بشأن الأمور في البيت ولو مرة
    Evde kaldığım zaman, oradaki diğer kadınlar ve çocuklar için endişeleniyorum. Open Subtitles عندما أبقى بالمنزل، أقلق بشأن بقيّة النساء والرجال هنا
    Eski kalbim konusunda endişelenmeli miyim? Open Subtitles إذاً ، هل ينبغي أن أقلق بشأن قلبي العجوز؟
    Bırak da Keamy'yi ben düşüneyim. Open Subtitles دعني أنا أقلق بشأن كيمي حسنا؟
    - Bırak onu ben düşüneyim. Open Subtitles لما لا تتركني أقلق بشأن ذلك
    Bırak da o konuyu ben düşüneyim. Open Subtitles دعني أقلق بشأن هذا
    Bırakta onun için ben endişeleneyim. Open Subtitles ذلك عملي دعني أنا أقلق بشأن ذلك
    Bırak ben endişeleneyim savunmayı desteklemek için, tamam mı? Open Subtitles ودعيني أقلق بشأن الدفاع اتفقنا؟
    Bırak da bunun için ben endişeleneyim. Open Subtitles إسمحي لي أنا بأن أقلق بشأن ذلك.
    Saçımı dert etmez tuvalete gitmek zorunda kalmazdım. Open Subtitles ليس علي أن أقلق بشأن كيف يبدو شعري أوالذهاب إلى الحمام
    Şimdiyse FDA beni kara listeye aldı. Yani artık o konuyu dert etmeme gerek yok. Open Subtitles والآن أنا على القائمة السوداء للمنظمة, لذا ليس علي ان أقلق بشأن ذلك بعد الآن.
    Sanırım, kaza olduğundan beri bir şeyler için endişe etmiyorum çok fazla. Open Subtitles أظن، منذ الحادثة، أردت أن لا أقلق بشأن أموري كثيرا.
    Biliyorsun, bana her konuda güvenen 3 oğlum var, değiştiremeyeceğim şeyler için endişe etmiyorum. Open Subtitles حسنا،تعلمين، لدي ثلاثة أولاد يعتمدون علي في كل شيء لذا, لا أستطيع أن أقلق بشأن الأمور التي لا يمكن تغييرها
    Bunun için endişelenemem. Open Subtitles لا أستطيع أن أقلق بشأن ذلك
    Ve ben olsam Bayan Kyle için endişelenmezdim. Open Subtitles (وأنا حقاً لن أقلق بشأن السيدة (كايل
    Hayır. John için endişelenmiyorum. Open Subtitles نعم، أبداً (لا أقلق بشأن (جون
    Ron için endişelenmiyorum zaten. Open Subtitles لا أقلق بشأن (رون)
    Özellikle çocuklar için endişeleniyorum. Open Subtitles أنا أقلق بشأن الأطفال وحسب
    Bizi uykumuzda öldürmen konusunda endişelenmeli miyim? Open Subtitles هل يجب أن أقلق بشأن قتلك لنا ونحن نائمين؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more