| Ameliyatın her şeyi düzelteceğine kendimi inandırmıştım. | Open Subtitles | لقد أقنعت نفسي أن هذه الجراحة قادرة على علاج كل شيء |
| Onun beni seçeceğine kendimi inandırmıştım. | Open Subtitles | أنا فعلا أقنعت نفسي أنه ذاهب لالتقاط لي. |
| Yaptığımın iyi olduğuna kendimi inandırmıştım. Ama değildi. | Open Subtitles | أقنعت نفسي أن مافعلته كان جيدا لم يكن |
| Norland'da, bana karşı sadece arkadaşlık hissettiğinize kendimi ikna ettim. | Open Subtitles | تصرفي في نولاند كان خاطئاً، لكني أقنعت نفسي أنك لم تشعري إلا بالصداقة نحوي |
| Bensiz daha iyi bir yaşamının olacağını ve doğrusunun bu olduğunu düşünerek kendimi ikna ettim. | Open Subtitles | أقنعت نفسي بأن تلك كانت الحقيقة بأنها ستحصل على حياتٍ أفضل بدوني |
| Yıllarca, sende iyi bişey var diye kendimi ikna etmeye çalıştım | Open Subtitles | لسنوات وسنوات أقنعت نفسي أن هناك شيء جيد فيك |
| Galiba o sırada aramızdaki ilişkinin onlara verdiğim balıklardan daha güçlü bir temele dayandığına kendimi inandırmıştım. | Open Subtitles | فى هذا الوقت، أعتقد بأنني أقنعت نفسي.. أن العلاقات التي لدينا كانت مبنية على شيئاً.. أكبر من حقيقة أنني أقوم بإعطائهم الأسماك. |
| Orada bir çakal olduğuna kendimi inandırmıştım. | Open Subtitles | لقد أقنعت نفسي بأن ذئبا فعلها! |
| Orada bir çakal olduğuna kendimi inandırmıştım. | Open Subtitles | لقد أقنعت نفسي بأن ذئبا فعلها! |
| Rosie'yi korumak için kalmam gerektiğine kendimi inandırmıştım. | Open Subtitles | (أقنعت نفسي أنني يجب أن أبقى لأحمي (روزي |
| Ben de kendimi uzun zamandır görmeyi reddettiğim bir şeyi görmeye ikna ettim. | Open Subtitles | لقد أقنعت نفسي بشيء رفضت رؤيته لوقت طويل |
| Ben de kendimi uzun zamandır görmeyi reddettiğim bir şeyi görmeye ikna ettim. | Open Subtitles | لقد أقنعت نفسي بشيء رفضت رؤيته لوقت طويل |
| Buna üzüleceğimden emin olsam da kendi kendimi ikna ettim sanırım. | Open Subtitles | أعتقد أني أقنعت نفسي بذلك رغم أني متأكدة أني سأندم |
| Paçayı sıyırdığıma, kendimi ikna etmiştim. | Open Subtitles | لقد أقنعت نفسي أني تهربت من فضيحة. |