| Çünkü bundan gayet eminim. Büyükannemin evinde kalıyorum, çünkü sen beni etrafında istememiştin. | Open Subtitles | لأنّي متأكدّةٌ أنّي أقيم في منزل جدّتي لأنّكَ لا تريد أن أقيم هنا. |
| Sonra da beni kendi evimden kovdu, pansiyonda kalıyorum işe bak. | Open Subtitles | لقد طردتنى خارج منزلى , اننى الأن أقيم بإحدى الفنادق |
| Ben üstünde bir bowling salonu olan tek odalı bir yerde yaşıyorum... ve altında da başka bir bowling salonu olan. | Open Subtitles | أقيم في غرفة واحدة فوق صالة بولنغ، وتحت صالة بولنغ أخرى. |
| Almanya'da. Freiburg yakınlarında bir ailenin yanında kalıyordum. | Open Subtitles | ألمانيا ، كنت أقيم عند أقربائى بجوار فريبرج |
| Burada oturuyorum. Temizlikçiyim. Konuk evinde kalıyorum. | Open Subtitles | أقيم هنا، أقوم بالتنظيف وأمكث في منزل الضيوف. |
| Otel odasında biriyle birlikte kaldığımı söylediğimde yeterince kızdı zaten... | Open Subtitles | كان سيجن جنونه عندما اخبرته أن أقيم مع شخص في غرفة موتيل |
| Ben burada kalıyorum, şimdi. | Open Subtitles | أنا أقيم هنا الأن على أى حال أراك يوم الأحد |
| Chateau Otelinde kalıyorum ama bu kadar gürültüde uyuyamadım. | Open Subtitles | .أقيم بفندق في الضيعـة لم أسـتطع النوم .بسبب الصخب |
| Evinde kalıyorum. Kendisinden ders alıyorum. Davranışlarımı düzene sokuyor. | Open Subtitles | أقيم في منزله و آخذ دورته و هو يتولى علاجي |
| Her neyse duydun mu bilmiyorum. Ama eski dairemizde kalıyorum. | Open Subtitles | لا أعرف إذا كنت قد سمعت ، لكنى أقيم فى شقتنا |
| Biliyorsun, bir sürü otelde kalıyorum. | Open Subtitles | كما تعلمين , أنا أقيم في الكثير من الفنادق |
| Son 3 yıldır arkadaşlarımla kalıyorum. | Open Subtitles | خلال الثلاث سنوات الماضية كنت أقيم عند أصدقائى |
| Hayır, kız. Bir kaç aydır burada yaşıyorum. | Open Subtitles | لا, إنها بنت, أنا أقيم هنا منذ بضعة شهور أيضاً |
| 13 numaralı evde yer, içer, uyurum tüm telefon faturalarını, vergi faturalarını, belediye hizmet faturalarını öderim ve burada mı yaşıyorum yani? | Open Subtitles | وأدفع فواتير الهاتف والضرائب والبلدية وبعد كل هذا أقيم هنا؟ أنت السيد تشوتلانى؟ |
| Onu arayabilirim,çünkü orada yaşıyorum ben. | Open Subtitles | و الذي أستطيع أن أدعوه هكذالأنني أقيم هناك |
| Ucuz bir otelde kalıyordum. | Open Subtitles | . انا أقيم في أحد الفنادق الرخيصة |
| Laura, gördüklerini anlatır mısın? Hemen pencereye koştum. İkiz Kulelerin yanında, Battery Park City'de oturuyorum. | Open Subtitles | لقد استيقظت ونظرت من نافذتي فأنا أقيم في مدينة باتري بارك أمام برجي التجارة العالمي |
| Beni araması gerekirdi. Nerede kaldığımı ona söyledim. | Open Subtitles | كان ينبغي عليه الاتصال بي أخبرته حيث كنت أقيم |
| Ama söz veriyorum o güzel dudaklarından dökülen her kelime benim için çok değerli olacaktır. | Open Subtitles | لكنني أعدك أن أقيم كل كلمة تخرج من شفتيك الجميلة |
| Bir hafta Kalacak bir yer arıyorum. | Open Subtitles | أريد مكاناُ للإقامة لأسبوع لن أقيم فيه كثيراً , ولا أريده نظيفاً |
| Yanlarında kaldığım çift bu sabah Paris'e gitti. | Open Subtitles | الأشخاص الذين كنت أقيم معهم رحلوا إلى باريس هذا الصباح |
| Buralıyım, yolun biraz aşağısından fakat artık burada yaşamıyorum. | TED | أنا من مكان قريب من هنا، لم أعد أقيم هنا بعد الآن. |
| En iyisi size hikayeyi baştan anlatayım, hala ailemle yaşadığım zamanlardan. | Open Subtitles | يجب أن أخبركم القصة من بدايتها مذ كنت أقيم مع والديّ |
| - Benim evde birkaç kişiyle doğaçlama bir parti veriyorum. | Open Subtitles | ما الذي يجري؟ حسناً، أنا أقيم حفلة صغيرة في شقتي |
| Çünkü nerede oturduğumu bilmesini istemedim. | Open Subtitles | ـ لأنني لا أريده أن يعرف أين أقيم ـ ماذا؟ لا أريده أن يعرف أين أقيم |