| Burada korkunç şeyler olsa da çok daha güzel şeyler var. | Open Subtitles | مع كل شيء فظيع يحدث هنا ثمة شيء أكثر جمالا بعده |
| Çünkü dalgaların kumsalı öpmekten vazgeçmeyi reddetmesinden daha güzel birşey yoktur, kaç defa yıkıp geçtiği mühim değil. | TED | لأنه لا يوجد شيء أكثر جمالا من المحيط الذي لاينكف عن تقبيل الشاطئ ، مهما كانت المرات التي رُفض فيها |
| Ve bahar tekrar gelecek. Ve çok daha güzel olacak. | Open Subtitles | وسيكون أكثر جمالا لأننا سنصبح زوجا وزوجة |
| Ama bu delilik diğer insanların bilgeliğinden daha güzel. | Open Subtitles | و لكن جنونك أكثر جمالا من حكمة الرجال الآخرين |
| Ama insanoğlunun nasıl sevdiğini görünce... demek istiyorum ki, evrenin en uzak noktalarına kadar araştırabilirsin ama sevgi kadar güzel birşey bulamazsın. | Open Subtitles | لكن رؤية الحب البشري ربما بامكانك أن تفتش عن أعظم الأثرياء في العالم لكن لن تجد شيئا أكثر جمالا |
| Bundan daha güzel bir yatak odasında uyumuş muydun hiç? | Open Subtitles | هل نمتى فى غرفة نوم أكثر جمالا من هذه ؟ |
| Ölü hayvanlar canlılardan daha güzel olamaz değil mi? | Open Subtitles | أليست الحيوانات أكثر جمالا و هي حية منها و هي ميتة |
| Ama eminim seni daha güzel yapabiliriz bugün. | Open Subtitles | لكن أنا متأكد أننا يمكننا أن نجعلك أكثر جمالا اليوم |
| Ama eminim seni daha güzel yapabiliriz... bugün. | Open Subtitles | لكن أنا متأكد أننا يمكننا أن نجعلك أكثر جمالا اليوم |
| Havanın bundan daha güzel olabileceğini sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أن الطقس قد يكون أي أكثر جمالا مما هي عليه. |
| daha güzel görünmeni istiyorum... her zaman göründüğünden çok daha güzel. | Open Subtitles | أريدك أن تكونى أكثر جمالا مما كنت عليه من قبل |
| daha güzel görünmeni istiyorum... her zaman göründüğünden çok daha güzel. | Open Subtitles | أريدك أن تكونى أكثر جمالا مما كنت عليه من قبل |
| Her zaman daha güzel birisi vardır, daha genç birisi bunu bana Chantal'ın annesi söylerdi, bunu bana neden yapıyorsun, Victor? | Open Subtitles | دائما يوجد شخص أكثر جمالا شخص أصغر ام شانتال هي ما علمتها هذا |
| Yakından çok daha güzel olduğunuzu söylemek isterim. | Open Subtitles | ولو سمحتى لى بالقول فأنتى أكثر جمالا فى الواقع |
| Hanginiz daha güzel karar veremiyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع ان اقرر اى واحده منكم أكثر جمالا |
| Ama o zaman daha güzel bir şey olabilir belki? Onlara istediğin gibi yön verebilirsin. | Open Subtitles | ولكنها قد تكون أكثر جمالا حينها لأنك تستطيع توجيهها حسبما ترغب |
| Evrenin en uzak noktalarına kadar arasan bile ... .. bundan daha güzel birşey bulamazsın. | Open Subtitles | ربما بامكانك أن تفتش عن أعظم الأثرياء في العالم لكن لن تجد شيئا أكثر جمالا |
| Buna da şükret çünkü hep beraber olmaktan daha güzel bir şey yoktur. | Open Subtitles | تماسك لأن ليس هناك ما هو أكثر جمالا من أن نكون معاً. |
| Hep beraber olmaktan daha güzel bir şey yoktur. | Open Subtitles | ليس هناك ما هو أكثر جمالا من أن نكون معا. |
| Bu elbise üzerinde en az çıkardığın zaman olacağı kadar güzel durmuş. | Open Subtitles | أكيد هذا الفستان سيبدو أكثر جمالا فور نزعه |
| Bir şey ne kadar rahatsızsa o kadar güzel durur. | Open Subtitles | قديكون غير مريح ولكنك ، أكثر جمالا |