| Ve Tanrı şahidim, insandan çok rakun vardı. | Open Subtitles | و أقسم بالله بأن حيوانات الراكون هناك أكثر من الناس |
| İnsandan çok pizzamız var. | Open Subtitles | لدينا بيتزا أكثر من الناس |
| - İnsandan çok köpek var. | Open Subtitles | أنا أرى كلاب أكثر من الناس |
| Bazen hayvanları İnsanlardan daha çok severim. | Open Subtitles | نعم, أنا أحب الحيوانات أكثر من الناس بعض الأحيان. |
| Konuştuğum diğer insanlardan daha emin görünüyorsun. | Open Subtitles | تبدين واثقة، أكثر من الناس الأخرين التي تكلمت معهم |
| Paraya ve güce, insanlardan daha çok değer verdiğimi düşünüyordu. | Open Subtitles | اعتقد أنى أقيم المال و السلطة أكثر من الناس |
| Sevdiğim insanlardan daha fazla incitmene izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | أنا لن تسمح لك يضر أي أكثر من الناس أحب. |
| Normal insanlardan daha yüksek bir doz aldıkları ve aynı zamanda bağışıklıkları olmadığı için bu enfeksiyon onlarda çok ciddi oluyor. | TED | حيث تعد الإصابة به خطيرة بالنسبة إليهم، حيث يحصلون على مقدار جرعة أعلى أكثر من الناس العاديين، وفي نفس الوقت، ليس لديهم المناعة. |