"أكن أعرف أنها" - Translation from Arabic to Turkish

• olduğunu bilmiyordum
• olduklarını bilmiyordum

Orasının, senin çiftliğin olduğunu bilmiyordum, hiç kadın da görmedim.
لم أكن أعرف أنها مزرعتك و لم أرى أي امرأة.

Senin vagonun olduğunu bilmiyordum. Ben burada bayağı eğleniyorum.
لم أكن أعرف أنها عربتك أقضي وقتاً جميلاً هنا

Hatırlatmam gerekirse,onun senin eski karın olduğunu bilmiyordum.
لاتنسَ أنني لم أكن أعرف أنها زوجتك السابقة

Ama çalıntı olduğunu bilmiyordum. Dürüstçe, Sayın Yargıç.
و لم أكن أعرف أنها مسروقه بكل أمانه, سيدي

Sahte olduklarını bilmiyordum.
لم أكن أعرف أنها مزورة

Bunu ileri sürdüğümde, iddiaların gerçek dışı olduğunu bilmiyordum.
عندما أدليت بتصريحاتي السابقة لم أكن أعرف أنها ليست صائبة

Oz'un karısı olduğunu bilmiyordum, ve kimseyle herhangi bir biçimde aşk yaşamadım anlaşıldı mı?
لم أكن أعرف أنها زوجة آوز ولم أقبل بشيء حلو

Kolyeyi sattığımda onun aile yadigarı olduğunu bilmiyordum.
عندما بعت لك القلادة، لم أكن أعرف أنها ورث عائلي.

Bu kadar büyük olduğunu bilmiyordum.
لم أكن أعرف أنها كبيرة الى هذا الحد

Onun denetçi olduğunu bilmiyordum.
لم أكن أعرف أنها الموظفة الإجتماعية

- Yemin ederim fahişe olduğunu bilmiyordum.
أقسم أنني لم أكن أعرف أنها كانت عاهرة. أعني...

Jack, onun polis olduğunu bilmiyordum. Ben...
جاك، لم أكن أعرف أنها من الشرطة

Jack, onun polis olduğunu bilmiyordum.
جاك، لم أكن أعرف أنها من الشرطة

Çok üzgünüm. Onun evli olduğunu bilmiyordum.
أنا أسف جداً, لم أكن أعرف أنها متزوجة.

Ama son sigaram olduğunu bilmiyordum.
لكنني لم أكن أعرف أنها آخر سيجارة لي

Yemin ederim bir kızın hediyeleri olduğunu bilmiyordum.
أقسم أنني لم أكن أعرف أنها هدايا فتيات

Evet. İptal edilmenin şifresi olduğunu bilmiyordum.
نعم, لم أكن أعرف أنها تعني الإلغاء.

- Köpeği olduğunu bilmiyordum.
لم أكن أعرف أنها كانت تعاني من الكلب.

Sonun başlangıcı olduğunu bilmiyordum.
لم أكن أعرف أنها بداية النهاية

Çalıntı olduklarını bilmiyordum.
لم أكن أعرف أنها سرقت.