"ألا يزعجك" - Translation from Arabic to Turkish

• seni rahatsız etmiyor mu
• canını sıkmıyor mu
• sizi rahatsız etmiyor mu
• seni sıkmıyor mu
• rahatsız etmiyordur

Radyoaktif gama ışınları saçan makinenin yanından sadece 2 metre uzaklıkta olup, vücudumuzun korunaksız bölgesinin sadece testislerimiz olması seni rahatsız etmiyor mu?
ألا يزعجك اننا نتمدد على بعد 6 أقدام من ألة تطلق أشعة غاما والجزء الوحيد من أجسامنا الغير محمي هو خصيتانا ؟

Dışarıda, polisi vuran iki kişinin olması seni rahatsız etmiyor mu?
ألا يزعجك أن هناك اثنان من قاتلي الشرطة طليقين ؟

Bu seni rahatsız etmiyor mu işe yaramayan bir şey için adamın parasını almak?
ألا يزعجك هذا أخذ ماله مقابل شيء ربما لايعمل ؟

House'un hastayla ilgili konuşmak için bir dakikasını ayırmaması canını sıkmıyor mu?
ألا يزعجك أن هاوس لا يريد أن يضيع ثانيتين في الحديث عن المريضة؟ إن ويلسون يعاني من الكثير

Bakın, bizi çok arka plandan almışlar, bu sizi rahatsız etmiyor mu?
انظر، نحن هناك في الخلف ألا يزعجك ذلك؟

Her Salı saat 10'da ve 2'de evini taşıması seni rahatsız etmiyor mu?
ألا يزعجك أنّ عليه أن ينقل منزله كل ثلاثاء مابين الـعاشرة والـثانية؟

- Buradan ayrılamaman seni rahatsız etmiyor mu?
ألا يزعجك أنه لا يمكنكِ الذهاب إلى مكان ما؟ لماذا؟

seni rahatsız etmiyor mu? Yani, annenle olan bağını biliyorum.
ألا يزعجك هذا أعرف كم كنت قريباً من أمك

Bir bilimadamı olarak, ne kadar dâhice olursa olsun yaptığın işin çoğunun sonunda hatalı çıkacağını bilmek seni rahatsız etmiyor mu?
بصفتك عالمًا ألا يزعجك أنّ عملك... مهما كان عظيمًا... سيُعتبر مضللاً في النهاية؟

Biliyorum ama hiçbir şeye gülmemesi seni rahatsız etmiyor mu?
-أعرف، لكن ألا يزعجك -أنها لاتضحك نهائياً؟ -ماذا تقصد؟

Buraya çabucak uyum sağlamak seni rahatsız etmiyor mu?
ألا يزعجك مدى تلائمك في هذا المكان؟

Ölen tek kişi olmak seni rahatsız etmiyor mu?
ألا يزعجك أنك الوحيدة من ستموت؟

- Bırak gitsin. Hayat böyle daha kolay. - Bu seni rahatsız etmiyor mu?
فقط تماشى مع الوضع، سيجعل حياتك أسهل بكثير- ألا يزعجك هذا ؟

Her zaman Nisan'ın 22'si. Bu seni rahatsız etmiyor mu?
إنه دائما 22 أبريل ألا يزعجك هذا ؟

Seni nasıl hatırladığını bilmemek seni rahatsız etmiyor mu?
ألا يزعجك بأي طريقة سيتذكرك بها؟

Bundan zararsız çıkması seni rahatsız etmiyor mu?
ألا يزعجك بأنها ستفلتُ من العقاب؟

seni rahatsız etmiyor mu?
ألا يزعجك ذلك ؟

Söylesene Charles, kendi kovboylarınızdan birinin Mexikalı haydutları evinizin önüne kadar getirmiş olması canını sıkmıyor mu?
أخبرني ، يا تشارلز ألا يزعجك بأن واحد منكم قاد اللصوص الى عتبة منزلك؟

Seni böyle davalara atamaları canını sıkmıyor mu?
ألا يزعجك أنهم يحاولون تفويض عملك؟

Yeğeninizi kullanmak sizi rahatsız etmiyor mu?
ألا يزعجك أن تستخدم ابنة أختك؟

sana devamlı emir vermesi seni sıkmıyor mu?
ألا يزعجك أنه يأمرك دائماً هكذا

Öyleyse seni rahatsız etmiyordur.
هذا ينبغي ألا يزعجك إضحك