| Dostum, bahse girerim, biz bombalamaya başlar başlamaz bu zengin hacılar uçağa atlayıp Albany'ye gider ve bir taksi satın alır. | Open Subtitles | يا رجل ، أنا راهنتك حالما بدأنا القصف هذه الغنية حصلت على تذكرة الطائرة ليصبح سخيف ألباني و اشترى سيارة أجرة |
| Sırf, başkan Grant'in mezarını görmek için, onca adamın Albany'den gelmesi şaşırtıcı değil mi? | Open Subtitles | أليس مذهلا عدد الرجال الذين يأتون من ألباني لمشاهدة مقبرة جرانت؟ |
| Son iki yıl içinde, Albany Şerif bürosunda polislik görevi yapmaktayım. | Open Subtitles | فى السنتين الأخيرتين أصبحت مأمور مكتب الشريف فى ألباني |
| Albany Sun Times'dan son dakika haberi. | Open Subtitles | الاخبار هذا الصباح أتت من صحيفة ألباني صن تايمز |
| Evraklarında Arnavut yazıyorsa, benim için yeterli. | Open Subtitles | إذا كانت هويتك تقول بأنك ألباني فهذا سيكون لصالحي |
| 70'lerin radikal kaçaklarından olan Nicholas Sloan Albany'de ortaya çıktı. | Open Subtitles | يقول الخبر عن نيكولاس سلاون المتطرف الهارب من السبعينات تم كشفه في بلدة ألباني |
| Bay McGowan, yine ben, Albany Sun Times'tan Ben Shepard. | Open Subtitles | سيد مكغاون , يحدثك بن شيبرد مجددا , من صحيفة ألباني صن تايمز |
| Merhaba, adım Ben Shepard, Albany Sun Times'tan arıyorum. | Open Subtitles | مرحبا انا بن شيبرد من صحيفة ألباني صن تايز |
| Neyse Albany, G.A.'den çıkma bir kadın işte. | Open Subtitles | على كل حال، هي من مدينة ألباني بولاية جورجيا |
| Pardon, Albany Tıp Akademisinde göz hastalıkları eğitimi aldım. | Open Subtitles | أعذرني أنا حاصل على شهادة في طب العيون من كلية ألباني الطبية |
| - Akademinin en iyi ve parlak beyinleri tarafından korunup, üzerinde çalışmalar yapıldığı eyaletin başkenti Albany Üniversitesi'nde. | Open Subtitles | في مبني العاصمة ، ألباني عاصمة ولاية نيويورك الأمريكية في الجامعة ، حيث يتم حمايته ودراسته |
| New York yerine Albany'i | TED | وضعوها في مقاطعة "ألباني" بدلاً من "نيويورك". |
| Albany polisi, efendim, Bay Fisher'in iş yerinin izini sürdü. | Open Subtitles | " شرطة " ألباني " تعقبو مكان توظيف السيد " فيشر |
| Onlar o döküntü arabayla Albany'ye varana kadar | Open Subtitles | -هل تمزح؟ تتصل بها؟ مجرد أن أن يصلوا إلى ألباني بتلك السيارة العتيقة التي يقودها |
| ...yenilenmiş "Jack Dorso, New York Albany'de"de kaybetti. | Open Subtitles | -و برنامجه الجديد في "ألباني" بـ "نيويورك " |
| Albany, New York'ta Audrey Louise Heller adıyla doğdun. | Open Subtitles | "ولدتي بإسم "أودري لويس هيلر "في "ألباني - نيويورك |
| - Utica, Albany diğer tüm şubeler ayakta zor duruyor. | Open Subtitles | - يوتكا ، ألباني جميع الفروع الأخرى تكافح |
| Albany'deki, telefonun diğer ucunda bulunan genç bayana göre,... | Open Subtitles | حسناً، طبقاً للسيدة الصغيرة "في النهاية الأخري للهاتف في "ألباني |
| Her Arnavut'u, bir çift ayakkabı sahibi yapmalıyız. | Open Subtitles | يتوجب علينا إعطاء كل ألباني حذاء |
| Belki önceden İtalyan'dı ama şimdi Arnavut. | Open Subtitles | لربما كان إيطالياً ولكنه الآن ألباني |
| Jim Belushi'nin Arnavut olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | انا لا اعرف أن جيم بولش ألباني في الاصل |
| Bir de Albanyli avukat Nick Sloan var. Tanrım, nasıl becerdi acaba? | Open Subtitles | ونيك سلاون , محامي من بلدة ألباني كيف استطاع ان ينجح في ذلك |