| Beni de Eli David gibi öldürmek için nedenleri var. | Open Subtitles | عِنْدَهُ نفس قدر الدافعُ لقَتْلي بالنسبة إلى القتلِ ألي ديفيد. |
| Eli David, buraya geldi ve hemen ardından da öldü. | Open Subtitles | ألي ديفيد وَصلَ هنا يوم واحد وكَانَ ميتَ القادمون. |
| CIA'deki arkadaşların Eli David'i yakınlarda görmüş müdür acaba? | Open Subtitles | فقط تَسَائُل إذا أيّ مِنْ وكالة المخابرات المركزيةِ يَتبرعمُ رَأى ألي ديفيد مؤخراً. |
| Müdür Eli David'in buraya kızını ziyaret etmek için geldiğini düşünüyoruz. | Open Subtitles | عِنْدي سببُ للإعتِقاد ذلك مديرِ ألي ديفيد عِنْدَهُ تعال هنا لرُؤية بنتِه. |
| Sen yaşıyorsun, Eli David ise öldü. | Open Subtitles | أنت حيّ، ألي ديفيد ميتُ، والوصلة الوحيدة |
| Tek umudum Eli David'in barış adına can verdiğinin hatırlanmasıdır. | Open Subtitles | واحد يُمْكِنُ فقط أَنْ أمل ذلك ألي ديفيد سَيَتذكّرُ للمَوت بإسم السلامِ. |
| Eli David, Amerikan topraklarına ayak bastığı an, bana söylemeliydin. | Open Subtitles | أنت should've أخبرتْني اللحظةَ الذي ألي ديفيد وَضعَ قدم على التربةِ الأمريكيةِ. |
| İstihbaratımıza göre Mossad Müdürü Eli David'e yönelik pek çok tehditleri olmuş. | Open Subtitles | إنتيل تَقُولُ جَعلوا التهديدات المتعدّدة إلى مديرِ Mossad ألي ديفيد. |
| Eli David, Amerikan topraklarında ölmüş olabilir ama damarlarında akan kan İsrail'e aittir. | Open Subtitles | ألي ديفيد لَرُبَما ماتَ على التربةِ الأمريكيةِ، لكن الدمَّ في عروقِه ضَخَّ خلال a قلب تلك مُعادة إلى إسرائيل. |