| Karım gözümün önünde öldürüldü ve kızım düşmanımın elinde büyüdü. | Open Subtitles | وفى المقابل خسرت كل شىء. زوجتى قُتلت أمام عينى وطفلى سرق ليربى بواسطة عدوى |
| Karım gözümün önünde öldürüldü ve kızım düşmanımın elinde büyüdü. | Open Subtitles | زوجتى قُتلت أمام عينى وطفلى سرق ليربى بواسطة عدوى |
| Taze sıkılıp gelmediği için gözümün önünde yapmalarını istiyorum. | Open Subtitles | ليس طازجاً فى المطبخ لذا يجب عصره أمام عينى |
| - Bir itfaiye arabası gözümün önünde onu ezdi. | Open Subtitles | لقد دهسته سيارة مطافى أمام عينى |
| Biliyor musun, onu gözümün önünde vurdular, dostum. | Open Subtitles | لقد أطلقوا النار عليه أمام عينى |
| gözümün önünde parlak bir ışık belirdi. | Open Subtitles | .لقد كان ضوءاً ساطعاً أمام عينى |
| "gözümün önünde sadece bir yüz var." | Open Subtitles | هناك وجه واحد أمام عينى |