| Seni vurmaya çalışan bir kadınla oturup kokteyl içmek istiyorsun. | Open Subtitles | تريد ان تجلس وتسمتع بالكوكتيل مع أمراة حاولت قتلك ؟ |
| Şimdi tek düşündüğü, ondan önce pek çok centilmenin de yaptığı gibi... hali vakti yerinde bir kadınla evlenmekti. | Open Subtitles | وكان يفكر بذلك، كالعديد من الرجال المحترمين الذين فعلوا ذلك قبلة ليتزوج من أمراة ذات نفوذ وثروة |
| Edgeway'de bir apartman dairesinde sevgilisini öldüren bir kadın vardı. | Open Subtitles | قبل ان انسى كانت هناك أمراة على الطريق قتلت صديقها |
| Uyuşturucu işinde bir kadın olmanın kolay olduğunu mu zannediyorsun? | Open Subtitles | أتعتقدون بأنه من السهل أن تعمل أمراة في عالم المخدرات؟ |
| Siyahlı bir kadının civarda dolaştığını benden önce görenler de olmuş. | Open Subtitles | أنا لستُ أول من رأي أمراة برداء أسود فى تلك المنطقة. |
| Bir adamı kendine güvendirir, kadına kendini arzulatırsın. | Open Subtitles | يمكنك إقناع رجل بالوثوق بك و أمراة في الرغبة فيك |
| Bir kadını kollarına aldığında o yokken hasret çektiğinde ve onunla acı çektiğinde bir çocuk için beklediğinde... | Open Subtitles | انه فقط عندما تحمل أمراة بين ذراعيك وتشتاق أليها عندما تبتعد عنك. وتعانى معها. |
| - Sadece doğru zamanı bekliyorum. - Julia, sen yetişkin bir kadınsın. | Open Subtitles | فقد انتظر الوقت المناسب جوليا, انتي أمراة ناضجة |
| Kadınları daha fazla lider role büründürebilmek için diğer kadınlar onlara mentörlük desteği vermeli. | TED | أحد الطرق للحصول علي أكثر من أمراة في مقال القيادة هو أن تجعل امرأة أخري موجهة لها |
| Sana tapan harika bir kadınla evlisin. | Open Subtitles | أنت متزوج من أمراة عظيمة و هي تعشقك كثيرا |
| Daha önce hiçbir kadınla olmadığını söylediğini hatırlıyor musun? | Open Subtitles | أتتذكر عندما أخبرتنى انك لم تكن مع أمراة من قبل ؟ |
| Büyük bir meseleydi. Eşim öldükten sonra ilk defa bir kadınla beraber olmak. - Ah, kahretsin. | Open Subtitles | انهُ شئ كبير لي حدث مع اول أمراة منذٌ وفات زوجتي |
| Yanından güzel bir kadın geçince seni hep izlemek zorundaydım. | Open Subtitles | كلما مرت أمراة جميلة كان يجب أن أراقبك دائماً |
| bir kadın büyücülük yüzünden Salem'den kovulmuş... Hint yasalarını çiğnemiş. | Open Subtitles | تحكى عن أمراة تم طردها من المنطقة لانها كانت تمارس السحر الهندى فى منطقة المبانى القديمة |
| Onun gibi bir kadın için her şeyi yapardım, bütün gün dua ederdim. | Open Subtitles | سأفعل أي شيء من أجل أمراة مثلها سأصلي طوال اليوم |
| Başka hiçbir kadının olmadığı kadar şımartılacağını söyledi. | Open Subtitles | قال أنها ستدلل أكثر من أية أمراة في التاريخ |
| Sürekli öksüren durmaksızın öksüren ve sonunda doktora giden bir kadının fıkrası. | Open Subtitles | أنها تحكى حكاية أمراة لا تستطيع أن تتوقف عن السعال، وذهبت لرؤية الطبيب |
| Allie, bir kadına bir şeyler dediğimi hiç hatırlamıyorum. | Open Subtitles | حسناً،اَلي أنا لا أتذكر أني أخبرت أي أمراة أي شيء على الإطلاق |
| Koruma fonu işi yapan denyonun teki uyuşturucuyu alıp kadına vur kaç yapıyor. | Open Subtitles | أنه من الذين حصلوا على مبالغ كبيرة من صناديق الأئتمان قتل أمراة في حادثة سير وفــّـر منها |
| Ama yine de başka biriyle nişanlı bir kadını öpüyordum. Ve bu başlı başına yanlış. | Open Subtitles | مع ذلك ، لقد كُنت أُقبل أمراة مخطوبةلشخصأخر،هذاخطأكبير. |
| Nerede benim seninle ilgilendiğim gibi ilgilenecek bir Yukarı Doğu Yakası kadını bulacaksın ki? | Open Subtitles | أين بالتحديد ستجد أمراة أخري من ساكني الجانب الشرقي الراقي .. لتعتني بك مثلي |
| sen yetişkin bir kadınsın. | Open Subtitles | فقد انتظر الوقت المناسب جوليا, انتي أمراة ناضجة |
| Erkek ve kadınlar tanıdım sadece. Kusurlu erkekler, kusurlu kadınlar. | Open Subtitles | أنا لم أقابل رجل أو أمراة أبداً، رجل كامل، أمرأة كاملة. |
| Siz eşi bulunmaz bir kadınsınız. | Open Subtitles | أنت أمراة نادرة |