| Yine de bu, enflasyonun ille de kötü bir şey olduğu anlamına gelmez. | TED | ولا يعتبر التضخم في حد ذاته أمرًا سيئًا. |
| Kapatmam lâzım. kötü bir şey oldu galiba. | Open Subtitles | علي إنهاء المكالمة، يبدو أن أمرًا سيئًا حدث. |
| Dışarıdan nasıl görünürse görünsün, kötü bir şey yapmadım ben. | Open Subtitles | مهما يبدو هذا الأمر، فإنّي لم أقترف أمرًا سيئًا. |
| Sanırım kötü bir şey olacağını söylemeye çalışıyor. | Open Subtitles | لا أعلم أظن انه يحاول أن يخبرني أن أمرًا سيئًا سيحدث |
| Sanırım az önce çok kötü bir şey yapmış olabilirim. | Open Subtitles | أعتقد أنني فعلتُ أمرًا سيئًا |
| Bu kötü bir şey değil. | Open Subtitles | هذا ليس أمرًا سيئًا. |
| Belki de bu kötü bir şey değildir. | Open Subtitles | -قد لا يكون هذا أمرًا سيئًا |