"أم عزباء" - Translation from Arabic to Turkish

    • bekar anne
        
    • yalnız bir anne
        
    • bekar bir anne
        
    • dul bir anneydi
        
    • yalnız bir anneyim
        
    bekar anne iyi bir iş yapmadı. Tipik bir hikaye. Open Subtitles أم عزباء لم تعمل عملاً جيداً يالها من قصة مشتركه
    bekar anne, garson. İki işte çalışıyor. 10 bin dolar borcu var. Open Subtitles أم عزباء, نادلة, تعمل بوظيفتين, مديونة بـ10 الالآف دولار
    Angela beni kandırıp bir dergiye röportaj verdi ve bekar anne olduğunu söyledi... Open Subtitles وأجرت مقابلة مع مجلة وكذبت بكونها أم عزباء
    Kendisi Bali'de yaşayan yalnız bir anne, boşanmadan sonra burada kadın hiçbir şey alamıyor, hatta kendi çocuğunu bile. Open Subtitles هى أم عزباء وبعد الطلاق المرأة لاتحصل على شىء حتى لأولادها
    yalnız bir anne olmak zor bir bahis. Biliyorum, benim kızım da küçük. Open Subtitles أراهن أنه من الصعب كونكِ أم عزباء وأعرف أن بناتي مازالوا صغيرات في السن،
    Tyrique bekar bir anne tarafından yetiştirilmiş ve liseden sonra yanlış tayfaya takılmış. TED تايريك ربته أم عزباء. وبعد الثانوية وقع في الحشد الخاطئ.
    Sekiz yaşındaki oğluyla güç bela yaşayan dul bir anneydi. Open Subtitles كانت أم عزباء وحيدة مع ابنها ذو الثماني سنوات حسناً؟
    Ben yalnız bir anneyim ve heykeltraş olmaya çalışıyorum. Open Subtitles أنا أم عزباء حضرة القاضي وأحاول أن أصبح نحاته لدي
    Lisa Barclay, 35 yaşında bekar anne, Open Subtitles مدفونة بكتلة خرسانية داخل برميل سعة 55 جالوناً ليزا باركلي، 35 سنة، أم عزباء
    Üçüncüsü, Maddie Thornhill Reston'daki bir bankada ateş açan bekar anne. Open Subtitles أم عزباء قامت بإطلاق النار. داخل بنكٍ في "ريستون".
    Naomi Rios, araba kazası geçiren bekar anne. Open Subtitles ناعومي رواز , أم عزباء من حادث السيارة
    Ama sonrasında bana bir bekar anne olduğunu ve kızının hayatı için savaş verdiğini söyledi. Open Subtitles أنت تلهمنا ولكن بعدها أخبرتني ... بأنها أم عزباء
    Sadece bekar anne olayı diyelim. Open Subtitles لنقل فقط إنه شعور يراود أم عزباء
    30 yaşında, bekar anne. Open Subtitles ثلاثون عاماً، أم عزباء
    İki kurban da bekar anne. Open Subtitles كلتا الضحيتان أم عزباء شابة
    yalnız bir anne. yalnız bir anne. Open Subtitles أم عزباء, أم عزباء أتذكرون ذاك الشيء الذي كان يباع في ماكدونالد
    Uyuşturucuyu bırakmış yalnız bir anne asgari ücretle bebek mi büyütecek? Open Subtitles أم عزباء حديثة متخلية عن الشرب قريباً تربي طفلهتا وحيدة براتب متدني؟
    Hâlâ daha kutuların içinde yaşıyor ve yalnız bir anne olmaya alışıyorum. Open Subtitles أعتاد على كوني أم عزباء و(تريب) يتشاجر في المدرسة
    Çok güzel. Sana bekar bir anne olduğum için yardıma ihtiyacım olduğunu da söyledi mi? Open Subtitles هل قال لك أيضا أنّي أحتاج المساعدة لأنّي أم عزباء
    Sekiz yaşındaki oğluyla güç bela yaşayan dul bir anneydi. Open Subtitles كانت أم عزباء عايشة لوحدها مع إبنها إللي عنده 8 سنين
    Ben yalnız bir anneyim, ve zaman artık kötü, tamam mı? Open Subtitles أنا أم عزباء . و هذا وقت قاسي .

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more