"أناس أكثر" - Translation from Arabic to Turkish

• daha çok insan
• daha fazla insan
• daha çok insanı
• sıralarda daha çok popo
• fazla insanı
• daha pek çok insan
• ve daha çok
• daha fazla insanın

Ve daha çok insan bu işle uğraşmaya başladı, önceden tanımadığımız insanlar.
وشارك أناس أكثر وأكثر في هذا، معظمهم لم يلتقوا بتاتاً من قبل.

Evet, daha çok şey görür, daha çok insan tanırdık. Sen kilo verirdin.
نعم , نرى أناس أكثر و نقابل أناس أكثر وتفقد وزناً أكثر

Oyunları daha fazla insan izledi çünkü daha heyecanlıydı.
شاهد اللعبة أناس أكثر لأنها أصبحت أكثر تشويقًا

Oyunları daha fazla insan izledi çünkü daha hızlıydı.
شاهد المباريات أناس أكثر لأنها كانت أسرع.

Ancak şimdi yangından korunma sistemimizin daha çok insanı korumasını istiyorum.
لكن الآن... أريد أنظمة حماية الحريق خاصتنا أن تنقذ أناس أكثر.

Bu sıralarda daha çok popo olacak demek bu yani.
وذلك يعني وجود أناس أكثر على هذه المقاعد

Muhtemelen benim öldürdüğümden çok daha fazla insanı öldürdün, değil mi?
مصاص دماء لقد قتلت أناس أكثر مما قتلت، صحيح؟

Eğer hemen durmazsan, daha pek çok insan ölecek.
إذا لم تتوقف أناس أكثر سيموتون

Şimdi, bunun için bir planım var, plan, sizlerin de dahil olduğu daha fazla insanın daha büyük ve daha iyi oyunlar oynamaya daha çok zaman ayırmasını ikna etmeyi gerektiriyor.
الآن، أنا لديَّ خطة لذلك وتقتضي إقناع أناس أكثر بما فيهم جميع الحضور، لإمضاء وقت أكثر للعب ألعاب أكبر وأفضل

Evet, daha çok insan bizim gibi olmalı.
حسنا , يجب أن يكون هناك أناس أكثر مثلنا

Ve bu bana göre ilerlemenin harika bir canlı örneği ve daha çok insan bunu bilmeli, ama bu tarz iyi haberlerin tebliğ edilmesi büyük ihtimalle başka bir TED konusudur.
لذلك أنا أظن أن هذا برهان حي رائع على التقدم يجب أن يعرف عنه أناس أكثر. لكن التحدي الذي يواجه إيصال هذا النوع من الأخبار السارة قد يكون موضوع محادثة TED أخرى.

- Hayır, şimdi daha çok insan var!
- هناك أناس أكثر الآن - أنا لا أظن..

Bu daha kötü olacak, daha fazla insan öldürecek, muhtemelen 10 kişi.
هذه المرة قد يكون الأمر أسوأ قد يقتل أناس أكثر, على الأغلب 10

daha fazla insan böyle yaşamalı.
أتعلمون، ينبغي أن يعيش أناس أكثر في هذا الوضع

Dükkan sahipleri daha fazla insan çalıştırıyor.
أصحاب المتاجر وظفوا أناس أكثر.

Bu durumda gerektiğinden daha çok insanı öldürürler işte.
هذا حين يقتلون أناس أكثر من ما يحتاجون

"daha çok insanı...
" يجلب أناس أكثر...

Keşke daha fazla insanı kurtarabilseydim.
أتمنى لو تمكنت من إنقاذ أناس أكثر

Benim haricimde, daha pek çok insan Lex tarafından incitildi ve yardıma ihtiyaçları var.
أناس أكثر مني (تأذوا من قبل (ليكس

Bize burada vermek istediği mesaj az ve hatta daha da azdan çok var etmelisiniz ki daha çok ve daha çok insanla paylaşabilesiniz, ama sadece şimdiki nesille değil, gelecekteki nesillerle de.
لذا فإن رسالته كانت يجب الحصول على مزيد من أقل وأقل وأقل الذي يمكنك من تقاسمها مع أناس أكثر فأكثر ليس فقط للجيل الحالي ، ولكن الأجيال المقبلة ايضاً.

Sonuçta bu, çok çok fazla çok hoş insan demek. Diğer yandan, bir otobüs patlayıp da 30 kişi ölünce, daha fazla insanın ölmesi demek aynı ülkede, emniyet kemeri takmadığından dolayı.
ذلك العديد الضخم من الناس اللطفاء جداً. من ناحية أخرى، عندما تنفجر حافلة ويموت 30 شخصاً، أناس أكثر من اؤلئك الذين قتلوا جراء عدم إستخدام حزام الأمان في نفس البلد.