| Bak, işimi yapmama yardımı olan şeyleri yakınımda tutarım uyuşturucu, silah, para gibi. | Open Subtitles | اصغِ، أنا أبقي أشياء بعينها قريبة مني أشياء تساعدني في آداء عملي مخدرات، أسلحة، نقود |
| Söylemeyeceğime ona yemin ettim. Verdiğim sözleri tutarım. | Open Subtitles | قد وعدتها ألاّ أفعل ذلك، و أنا أبقي على وعودي. |
| Anahtarını da boynumda tutarım. | Open Subtitles | أنا أبقي السلاح بأمان وأبقي المفتاح حول رقبتي |
| Üzgünüm, iş hayatımla özel hayatımı ayrı tutuyorum. | Open Subtitles | آسفة ، أنا أبقي عملي وحياتي الشخصية منفصلان |
| Bu evi bir arada tutuyorum. Bu evliliği bir arada tutuyorum. | Open Subtitles | أنا أبقي المنزل صامدا أنا أبقي الزواج صامدا |
| 'Bütün gece sıkı kaldım'. | Open Subtitles | لا تنسي , أنا أبقي منتصباً طوال الليل |
| 'Bütün gece sıkı kaldım'. Dediğim gibi, tam olarak gerçeği yansıtmıyor. | Open Subtitles | " أنا أبقي منتصباً طوال الليل " قلت لك ِ أنها لا تعكس الواقع |
| -Kulaklarımı açık tutarım, Bryan. | Open Subtitles | - "أنا أبقي أذني مفتوحتان يا "برايان - |
| Özenli kayıt tutarım. | Open Subtitles | أنا أبقي سجلات دقيقة. |
| Verdiğim sözleri tutarım. | Open Subtitles | حسناً، أنا أبقي وعودي. |
| - Evet. Yani, koleksiyonumum çoğunu yurtdışında tutuyorum. | Open Subtitles | أنا أبقي مُعظم مجموعة سيّاراتي في الخارج. |
| Çenemi kapalı tutuyorum diye yalancı mı oldum? | Open Subtitles | أنا أبقي فمي مغلقاً أيجعلُ هذا مني كاذباً؟ |
| Dostlarımı yakın, düşmanlarımı daha yakın tutuyorum. | Open Subtitles | . أنا أبقي أصدقائي قريبين وأعدائي أقرب. |