"أنا أتحدّث" - Translation from Arabic to Turkish

    • konuşuyorum
        
    • bahsediyorum
        
    İnsanoğlu hakkındaki ölüm kararlarını kendi başlarına veren tamamen özerk robot silahlar hakkında konuşuyorum. TED أنا أتحدّث عن أسلحة روبوتية ذاتية التحكم تماما تقوم باتّخاذ قرارات قاتلة للبشر وحدها.
    Kafamdaysalar neden onlarla konuşuyorum? Open Subtitles إذا كانوا في عقلي؟ إذن لماذا أنا أتحدّث معهم ؟
    Biliyorsunuz... sizinle gönüllü olarak... avukatım olmadan konuşuyorum. Open Subtitles كما تعلمان ، أنا أتحدّث إليكما عن طيب خاطر بدون حضور محامٍ
    Birleşik Devletler, Çin, Japonya, Almanya'dan bahsediyorum. TED أنا أتحدّث عن الولايات المتّحدة، اليابان الصّين، ألمانيا.
    Finansal destekli bakımdan ve anneye doğum izninden bahsediyorum. TED أنا أتحدّث عن الرّعاية اليومية المتوفّرة والإجازات الأموميّة مدفوعة الأجر.
    Aslında, ben burada bir davadan bahsetmiyorum. Bir arabuluculuktan bahsediyorum. Open Subtitles في الحقيقة، أنا لا أتحدّث عن الدعوى القضائية أنا أتحدّث عن الوساطة
    Seninle bir arkadaşın olarak konuşuyorum, bunu biliyorsun değil mi? Open Subtitles أنا أتحدّث إليكِ بصفتي صديق تعلمين ذلك، أليس كذلك؟
    Hasta hakkında konuşuyorum. Sizler içinde uygunsa? Open Subtitles أنا أتحدّث عن المريضة أهذا مناسب للجميع؟
    Seninle böyle konuşuyorum, çünkü sen isim ortağı olmak için sevdiğim adamı hapse atmakla tehdit ettin. Open Subtitles أنا أتحدّث معك بهذه الطريقة لأنّك هددت بأن تلقي حبيبي في السجن من أجل أن تصبح شريكاً متضامناً ..
    Seninle böyle konuşuyorum, çünkü sen isim ortağı olmak için sevdiğim adamı hapse atmakla tehdit ettin. Open Subtitles أنا أتحدّث معك بهذه الطريقة لأنّك هددت بأن تلقي حبيبي في السجن من أجل أن تصبح شريكاً متضامناً ..
    Yine uyukluyorsun. Seninle konuşuyorum. Open Subtitles أنت تنام مرة أخرى أنا أتحدّث إليك
    Çocuklar, sessiz olun. Babanızla konuşuyorum. Open Subtitles اهدأوا يا أولاد، أنا أتحدّث لوالدكم.
    Seninle konuşuyorum. Open Subtitles لا تنظر إليه . أنا أتحدّث إليك
    Seninle nezaketen konuşuyorum. Open Subtitles إسمعي , أنا أتحدّث معك من باب المُجاملة
    Hayattaki gerçek mesleğimden bahsediyorum. Open Subtitles أنا أتحدّث عن مهنتي الحقيقية بهذه الحياة
    Ben eski tarz önseziden bahsediyorum. Open Subtitles أنا أتحدّث عن استخدام الحدس بالطريقة القديمة
    Şu masada kilitli olan evrak çantasından bahsediyorum. Evet, onu gördüm. Open Subtitles أنا أتحدّث عن تلك الحقيبة المغلقة في مكتبك
    Amaçtan bahsediyorum aptal, sabah uyanmanı sağlayan şeyden. Open Subtitles أنا أتحدّث عن السبب، أيها الأحمق حتى أستطيع الإستيقاظ في الصباح
    Sonrasından bahsediyorum biliyorsun Böylece görevin bitince de iyilik için savaşmaya devam edebilirsin. Open Subtitles أنا أتحدّث عن وقتٍ لاحق، حتى تتمكّن من مواصلة، القتال من أجل قضيّة نبيلة بعد إنتهاء ولايتك.
    Beni öldürtmek için tuttuğun iki kiralık katilden bahsediyorum. Open Subtitles أنا أتحدّث عن القاتلان المأجوران اللذان تعاقدت معهما لقتلي.
    Uzun vadeli taahhütlerden bahsediyorum ben. Open Subtitles أنا أتحدّث عن اتخاذ قرار طويل الأمدّ حول علاقتنا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more