| O zaman bundan sonra ona her türlü nezaketi göstermeni bekliyorum. | Open Subtitles | إذن ، أنا أتوقع منكِ أن تعاملية في المستقبل بكل إحترام. |
| - Daha iyi bir muamele bekliyorum. - Şu an için başka şansın yok. | Open Subtitles | أنا أتوقع معاملة أفضل حسنا ، فى الوقت الحالى ليس لديك خيار |
| O halde asılacaksındır, ama o zamana kadar görevini yapmanı bekliyorum. | Open Subtitles | حسناً ، أنا أضمن لك الإعدام يا كابتن .. و لكن ، حتى ذلك الحين أنا أتوقع ، أن تؤدى واجبك |
| İdamını önlemek için elinden gelen her şeyi yapmanı umuyorum senden. | Open Subtitles | أنا أتوقع منك أن تفعل كل ما في وسعكم لمنع إعدامه, |
| Ondan bu tarz bir yalan söylemesini beklerdim ama senden beklemezdim. | Open Subtitles | الآن ، أنا أتوقع من أبى أيّ شيء من هذا القبيل ولكنكِ كذبتِ عليّ. |
| Erkenden yola çıkmam gerek çünkü pruva rüzgârı bekliyorum merdiven arabasına.* | Open Subtitles | علي ان أذهب مبكراً أنا أتوقع رياح متجه نحو السيارة |
| Ben senden tam Oscar'lık bir performans bekliyorum, yani... | Open Subtitles | أنا أتوقع منكى أداء يفوز بالأوسكار فورا لذا |
| Daha fazla yaralanma ve kırık kemik bulmayı bekliyorum. | Open Subtitles | أنا أتوقع العثور على سبعة إصابات أخرى وعظام محطمة |
| Ne yazık ki, bugünlük iş yerimiz kapalı. - Bir ziyaretçi bekliyorum. | Open Subtitles | أنا آسف لكننا أقفلنا اليوم أنا أتوقع زائرا |
| Afedersiniz, General. Önemli bir telefon bekliyorum. Beni birine çağırttırabilir miydiniz? | Open Subtitles | اعذرني أيها الجنرال , أنا أتوقع الآن مكالمة هاتفية مهمة لطفاً أتستطيع أرجوك أن تحظى بشخص يأتي ليأخذني إليها آنذاك ؟ |
| Affedersiniz, General. Önemli bir telefon bekliyorum. Lütfen geldiğinde, birini yollayıp beni çağırtır mısınız? | Open Subtitles | اعذرني أيها الجنرال , أنا أتوقع الآن مكالمة هاتفية مهمة لطفاً أتستطيع أرجوك أن تحظى بشخص يأتي ليأخذني إليها آنذاك ؟ |
| Paramı dört hafta içinde bekliyorum. | Open Subtitles | أنا أتوقع ان احصل على مالى بعد أربعة أسابيع |
| Biraz zam veya terfi bekliyorum. | Open Subtitles | أنا أتوقع منكم زيادة بالراتب أو ترقية كما وعدتموني |
| Almanya'dan önemli bir telefon bekliyorum. | Open Subtitles | أنا أتوقع مكالمة هاتفية مهمة مِنْ ألمانيا |
| Aslında anlamanızı bekliyorum çünkü bu basit matematik. | Open Subtitles | حسناً, في الحقيقة، أنا أتوقع منكما فهمَ هذا. |
| Bir dahaki sefere, kendi gerekçelerim yüzünden olmasını bekliyorum. | Open Subtitles | في المرة القادمة، أنا أتوقع أن يكون لأسبابي. |
| "Ornitorenk Polis Ekibi: Vıraklayan Kurbağa" adlı çocuk kitabımın çıkmasını bekliyorum. | TED | أنا أتوقع إطلاق كتاب فصلي يسمى "فرقة شرطة خلد الماء : الضفدع الذي ينقنق" |
| Başka türlü işe yaramayı umuyorum. | Open Subtitles | أنا أتوقع بأني سأجد طرق أخرى لكي أكون مفيد |
| Daha fazlasını yapın. Sizden çok daha fazlasını beklerdim. Daha fazlasını yapın. | Open Subtitles | المزيد، أنا أتوقع منكم المزيد الكثير والكثير |
| Efendim, sizin de bana, benim size güvendiğim gibi güvenmenizi beklerim. | Open Subtitles | سيدى ، أنا أتوقع أن تبادلنى الثقة التى أضعها فيك |
| Müşterilere hizmet etmekte personellerinizin yardımını bekliyordum. | Open Subtitles | أنا أتوقع خدمة العملاء بمساعدة طاقم عملك. |