| Öldüğünü teyit etmediğim için kendimi suçluyorum ama farklı bir ruh hali içindeydim. | Open Subtitles | أنا ألوم نفسي على عدم إنهاء هذا الزوال لكنني كنت في حالة ما |
| Aracıları, ahlak dışı tacirleri ve belirsiz veya gerçekte hiç olmayan yasaları istismar eden uluslararası sanat pazarını suçluyorum. | TED | أنا ألوم الوسطاء، المهربين وسوق الفن الدولي الذين يستغلون قوانين غامضة أو حتى غير موجودة. |
| Sonny, kendimi suçluyorum. Bir şeyler olacakmış gibi gergin olduğunu fark etmiştim. | Open Subtitles | أنا ألوم نفسى على هذا لقد لاحظت أنك كنت متوترا كما لو أن شيئا سيحدث |
| Sonny, kendimi suçluyorum. Bir şeyler olacakmış gibi gergin olduğunu fark etmiştim. | Open Subtitles | أنا ألوم نفسى على هذا لقد لاحظت أنك كنت متوترا كما لو أن شيئا سيحدث |
| Şirketle kadının suçu bence. | Open Subtitles | أنا ألوم هذة الشركة وهذة المرأة |
| Kendimi suçluyorum. Bu konuşmayı çok daha önce yapmalıydım. | Open Subtitles | أنا ألوم نفسي، وجب أن نخوض هذا النقاش منذ وقت طويل |
| Onları suçluyorum, onları... teknolojiye karşı aç gözlülükleri yüzünden suçluyorum. | Open Subtitles | أنا ألومهم على جشعهم الامتناهي للتقنية أنا ألوم الحكومة |
| Sizin düşüncelerinizin aksine, ben Fransız Kolonizasyonunu suçluyorum. | Open Subtitles | ومهما كان اعتقادك أنا ألوم الإستعمار على ذلك |
| Kendimi suçluyorum ben. Ben yaptım. Oğlumu ben öldürdüm. | Open Subtitles | أنا ألوم نفسي، لقد فعلتها بنفسي أنا من قتله.. |
| Bunun için tüm aileyi suçluyorum. Kımıldama tamam mı? | Open Subtitles | أنا ألوم كل العائلة لذا إبقى ثابتا , حسنا ؟ |
| Daha önce araya girmediğim için kendimi suçluyorum. Bunu itiraf edebilirim. | Open Subtitles | أنا ألوم نفسي لعدم تدخلي مبكراً ذلك بأنني سأعترف |
| Kısmen kendimi suçluyorum. | Open Subtitles | . لكنني لم أفعلها . أنا ألوم نفسي جزئياً |
| Bizzat ben,Doctor Desmond'ı suçluyorum. | Open Subtitles | جميعه صحيح شخصيا , أنا ألوم الدكتور ديزمود |
| - Önceden haberimiz olsaydı yapardık. Kendimi suçluyorum. | Open Subtitles | أنا ألوم نفسي لقد توليت الكثير من الأمور |
| Sadece kendimi suçluyorum. Bunu yine kendim yaptım, her zamanki gibi. | Open Subtitles | أنا ألوم نفسي فقط، لقد فعلتها مجددًا، كالمعتاد |
| Kendimi suçluyorum. Bunu daha önceden bildirmeliydim. | Open Subtitles | أنا ألوم نفسي، كان يجب أن أبلغ عن هذا في وقت أبكر. |
| Onları suçluyorum, onları teknolojiye karşı aç gözlülükleri yüzünden suçluyorum. | Open Subtitles | أنا ألومهم على جشعهم الامتناهي للتقنية أنا ألوم الحكومة |
| Bense Zach'i suçluyorum. | Open Subtitles | ألقي اللوم علي جيني مكارثي أنا ألوم زاك تلك الفتاة |
| Kendimi suçluyorum Robert inancımı şüphe tarafından yönetilen bir adama asla anlatmamalıydım. | Open Subtitles | حسنا، أنا ألوم نفسي، روبرت. أنا لا ينبغي أن يكون وضع إيماني في الرجل الذي يحكمها شك. |
| Tüm bunlar Sam'in suçu. | Open Subtitles | يكقي - أنا ألوم سام على كل هذا - |
| Sutyenin suçu. | Open Subtitles | أنا ألوم حمالة الصدر. |