| Onu anlayan tek kişi benim! -Başka yerde mutlu olamaz. | Open Subtitles | أنا الوحيدة التي تفهمها، فلو أخذتها مني لن يكون أمامها فرصة |
| Ama en sonunda, onu kurtarabilen tek kişi benim. | Open Subtitles | وفي النهاية أنا الوحيدة التي يمكنها إنقاذه |
| Lütfen dinle. Onu durdurabilecek tek kişi benim. | Open Subtitles | أرجوك أنصتي لي أنا الوحيدة التي تستطيع إيقافها |
| Erkeklerle kadınların sadece arkadaş olamayacaklarını düşünen tek kişi ben miyim? | Open Subtitles | هل أنا الوحيدة التي ترى بأنه لا يمكن أن يكون الرجال و النساء مجرّد صديقين |
| Bak, şu an ona bu konuda yardım edebilecek tek kişi ben kaldım. | Open Subtitles | إسمع ، أنا الوحيدة التي يمكنها مساعدته بهذا |
| Olmaz, şu an eli boş olan benim. | Open Subtitles | لا أنا الوحيدة التي لا تفعل شيء في هذه اللحظة |
| Hewitt'i işbirliğine yanaştırabilecek tek ben varım. | Open Subtitles | أنا الوحيدة التي من ممكن أن تجعل هيويت يساعدنا |
| Senin çıkarını düşünen bir ben varım. Başkası yok. | Open Subtitles | أنا الوحيدة التي تهتم بمصالحك وليس أي شخص آخر |
| Lütfen dinle. Onu durdurabilecek tek kişi benim. | Open Subtitles | أرجوك أنصتي لي أنا الوحيدة التي تستطيع إيقافها |
| Neden bu hastaneye ne olduğunu umursayan tek kişi benim? | Open Subtitles | لمَ أنا الوحيدة التي تهتمّ بما يجري لتلك المستشفى؟ |
| Seni şımartmaya izni olan tek kişi benim, bunu sakın unutma. | Open Subtitles | أنا الوحيدة التي مسموحٌ لها أن تمتعك ولا تنسى هذا |
| Beni vuramazsın. Onun kim olduğunu bilen tek kişi benim. | Open Subtitles | لا يمكنك أن تقتلني، أنا الوحيدة التي تعرف هويته. |
| O bileziği çıkartabilecek tek kişi benim. | Open Subtitles | أنا الوحيدة التي.. ؟ يمـُـكنها أن تنزع هذه السـِـوار |
| İçinde bulunduğun acıyı gerçekten anlayabilecek... tek kişi benim. | Open Subtitles | أنا الوحيدة التي تستطيع ذلك أنا الوحيدة التي تعرف الألم الذي تعانيه |
| Ve bana güvenmiyor olsan bile, güvenebileceğin tek kişi benim. | Open Subtitles | وعلى الرغم أنك لا تثقين بي أنا الوحيدة التي يمكنك الوثوق بها |
| Tatillerin nasıl kutlanacağını bilen tek kişi ben miyim? | Open Subtitles | هل أنا الوحيدة التي تعرف كيف تحتفل بالعيد؟ |
| Bunun yanlış alarm olduğunu uman tek kişi ben miyim hâlâ? | Open Subtitles | هل أنا الوحيدة التي ما زالت تأمل أن يكون هذا إنذار خاطئ؟ |
| İçinde kötü bir his olan tek kişi ben miyim? | Open Subtitles | هل أنا الوحيدة التي يحدوها التشاؤم حيال هذا؟ |
| Bunun psikopatça olduğunu düşünen tek kişi ben miyim? | Open Subtitles | هل أنا الوحيدة التي أظن هذا إضطرابًا عقليًا؟ |
| Piper'ın kafasını çarptığını düşünen tek kişi ben miyim? | Open Subtitles | هل أنا الوحيدة التي تعتقد أنها جنت ؟ |
| Ceza vermek zorunda olan benim. | Open Subtitles | أنا الوحيدة التي يجب أن تعاقبه في كُل شيء يقترفه |
| Salonun dışındaki tek elbiseyi ben giyiyorum. Çünkü salonun dışında bir tek ben varım. | Open Subtitles | أنا الوحيدة التي ترتدي الملابس خارج السينما لأني أنا الوحيدة التي تقف في الخارج |
| Ve daha sonra onu kendisi gibi hissettirebilen neden bir ben varım diye düşünmesi için evde tek başına bıraktım. | Open Subtitles | وعندها تركتهُ وحيداً ليرتبكَ لما أنا الوحيدة التي يمكنها جعلها يشعر بذاتهِ |
| Burası benim mekanım, yalnızca ben çalışıyorum. | Open Subtitles | هذا مكاني الشخصي. أنا الوحيدة التي تتمرن هنا. |