| Onun beğendiği gibi biri olmak zorunda değilim. Çünkü önemli olan yalnızca benimle sensin. | Open Subtitles | . أنا لا يجب أن أكون نفس نوعه . لأن الشئ المهم الوحيد فى تلك الأمور هو أنا و أنتى |
| Anlamıyor musun dostum? Bunu yapmak zorunda değilim. | Open Subtitles | ألا تفهم هذا يارجل أنا لا يجب أن أكون مضطراً لفعل هذا |
| İstemiyorsam yapmak zorunda değilim. | Open Subtitles | أنا لا يجب أن إذا كنت لا تريد. |
| Bu saçmalığı dinlemek zorunda değilim. | Open Subtitles | أنا لا يجب أن أستمع لهذا الهراء |
| Burada dikilip bu beyefendi tarafından azarlanmak zorunda değilim. | Open Subtitles | أنا لا يجب أن نقف هنا... ... ووبخ من قبل هؤلاء الناس. |
| Durmak zorunda değilim. | Open Subtitles | أنا لا يجب أن تتوقف. |
| Haklısın, zorunda değilim. | Open Subtitles | أنت محق أنا لا يجب أن أفعل |
| - Bir şey söylemek zorunda değilim. | Open Subtitles | أنا لا يجب أن أقول أي شيء. |
| Senden bir bok dinlemek zorunda değilim. | Open Subtitles | أنا لا يجب أن تأخذ القرف منك. |
| Sana açıklama yapmak zorunda değilim. | Open Subtitles | أنا لا يجب أن أشرح أي شيء لك. |
| Seni dinlemek zorunda değilim. | Open Subtitles | أنا لا يجب أن يستمع إليك . |