"أنا لا يمكن أن تنتظر" - Translation from Arabic to Turkish

• sabırsızlanıyorum

Şahsen akrabalarımla tanışmak için sabırsızlanıyorum.
أنا لا يمكن أن تنتظر لتلبية أقاربنا، شخصيا.

Lincoln'a haklı olduğunu söylemek için sabırsızlanıyorum.
أنا لا يمكن أن تنتظر أن أقول لينكولن كان على حق،

Sıradaki için sabırsızlanıyorum.
أنا لا يمكن أن تنتظر لواحد الخاص بك المقبل.

O kaltağı alaşağı etmek için sabırsızlanıyorum.
أنا لا يمكن أن تنتظر إلى أن الكلبة القمامة.

- Noel Baba'nın gelmesi için sabırsızlanıyorum.
أنا لا يمكن أن تنتظر أن يأتي سانتا. لا يمكنك؟

Biliyor musun, bu kaydı Jack'e göstermek için sabırsızlanıyorum.
أنت تعرف، أنا لا يمكن أن تنتظر لإظهار جاك هذه اللقطات.

Bu gece giydiğim kıyafetlerle beni görmen için sabırsızlanıyorum.
أنا لا يمكن أن تنتظر للك أن ترى ما ارتديته هذه الليلة.

Onu suratından vurman için sabırsızlanıyorum.
أنا لا يمكن أن تنتظر لك لاطلاق النار عليه في وجهه.

Anneme ne kadar çok para kazandığımızı anlatmak için sabırsızlanıyorum.
أنا لا يمكن أن تنتظر أن أقول أمي عن حجم الاموال التي قطعناها على أنفسنا.

Sen bir şeyler karalarken yazdığın şeyleri okumak için sabırsızlanıyorum.
أنا لا يمكن أن تنتظر لقراءة ما تكتبه عندما .. ... كنت قد حصلت على شيء للكتابة عن.

İdam edilmesi için sabırsızlanıyorum.
أنا لا يمكن أن تنتظر حتى يموت. الميت.

sabırsızlanıyorum.
وحتى الآن، أنا لا يمكن أن تنتظر.

Bunu görmek için sabırsızlanıyorum.
أنا لا يمكن أن تنتظر أن يكون هناك لذلك.

Bunun bitmesi için sabırsızlanıyorum.
أنا لا يمكن أن تنتظر لهذا إلى أن أكثر.

Hayatını mahvetmek için sabırsızlanıyorum.
أنا لا يمكن أن تنتظر إلى تدمر حياتك.

I artık sabırsızlanıyorum.
أنا لا يمكن أن تنتظر لفترة أطول.

İş üstünde görmek için sabırsızlanıyorum.
أنا لا يمكن أن تنتظر لترى أنه في العمل.

- sabırsızlanıyorum.
من أنا لا يمكن أن تنتظر لمشاهدة.

- sabırsızlanıyorum, çok fena ağlayacaklar.
أنا لا يمكن أن تنتظر.

sabırsızlanıyorum.
أنا لا يمكن أن تنتظر.