| Bu arada, erkek Arkadaşım ve ben serbest çalışıyoruz. | Open Subtitles | بالمناسبة , أقوم أنا و صديقي بعمل طلبات مُخصصة للزبائن |
| En yakın Arkadaşım ve ben her şeyi beraber yapardık. | Open Subtitles | أنا و صديقي العزيز نفعل كل شئ سوياً |
| Arkadaşım ve ben bir şey kaybettik, bir kutu. | Open Subtitles | أنا و صديقي فقدنا شئ ما. صُندوق مُعين. |
| Arkadaşımla bir konu hakkında konuşmamız gerekiyor. | Open Subtitles | أنا و صديقي يجب أن نناقش بعض الأمور العالقة. |
| Arkadaşımla bir Burt Reynolds filmi izliyorduk. | Open Subtitles | أنا و صديقي كنا نشاهد فيلم بيرت رينولدز |
| ben ve arkadaşım, birlikte uzun süredir takılıyoruz, ve... bütün bu zaman boyunca, kendime durmadan bunların gerçekten bir şey ifade etmediğini söylüyordum. | Open Subtitles | أنا و صديقي نتسكع منذ مدة و كنت أقول لنفسي |
| Arkadaşımla birlikte bulduk. | Open Subtitles | أنا و صديقي وجدناها . |
| Söylediğim gibi, Arkadaşım ve ben bir şey kaybettik. | Open Subtitles | مٍثلما قٌلت. أنا و صديقي أضعنا شئ ما. |
| Bakın, bela istemiyoruz. Arkadaşım ve ben... | Open Subtitles | لا نريد أي مشاكل , لكن أنا و صديقي |
| Bakın, bela istemiyoruz. Arkadaşım ve ben... | Open Subtitles | لا نريد أي مشاكل , لكن أنا و صديقي |
| Arkadaşım ve ben. | Open Subtitles | أنا و صديقي |
| Bir süre önce, ben ve arkadaşım Washington Square Park'ında hırsızlık yapıyorduk. | Open Subtitles | فيما مضى أنا و صديقي كنا نحتال في (بارك سكوير) - (واشنطن) |
| - Sadece ben ve arkadaşım Joel. | Open Subtitles | - ... نحن - (أنا و صديقي (جويل |
| Arkadaşımla birlikte bulduk. | Open Subtitles | أنا و صديقي , وجدناها . |