| Yardım etmek isterdim ama kusura bakma. Hayır, lütfen. çaresizim. | Open Subtitles | أنا آسف أنت لوحدك في هذا كلا كلا , أرجوك أنا يائس |
| Lütfen, çok çaresizim. Bana yardım etmelisin. | Open Subtitles | أرجوكِ, أنا يائس يجب أن تساعديني |
| - Çok çaresiz olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | أظن أنك يائس إلى حد كبير أنا يائس إلى حد كبير ، أعني |
| 275,000. İşte bu kadar çaresiz durumdayım. | Open Subtitles | هكذا أنا يائس |
| çaresiz bir haldeyim, tamam mı? | Open Subtitles | أنا يائس, حسناً؟ |
| Lütfen. çaresizim. Bir saat içinde sınıfta olmalıyım. | Open Subtitles | أرجوك ، أنا يائس لديّ محاضرة بعد ساعة |
| çaresizim, ki bu da beni tehlikeli yapar. | Open Subtitles | الآن أنا يائس مما يعني أنني خطير |
| Aşk için umutsuz, beceriksiz ve çaresizim! | Open Subtitles | أنا يائس و أخرق و مستميت للحب |
| Bana baksana, çaresizim. | Open Subtitles | انظري الي أنا يائس |
| Öyleyim. Burada çaresizim, tamam mı? | Open Subtitles | هذا ما لدي أنا يائس حسناً |
| Bunu kimin yaptığını bulmak konusunda çaresiz miyim? | Open Subtitles | نعم. هل أنا يائس لإكتشاف المسؤول عن هذا؟ |
| Çocuklar evraklarımı bulmak için ne kadar çaresiz olduğumu... | Open Subtitles | ...الأطفال علموا بكم أنا يائس لأجد أوراقى |
| Burada ne kadar çaresiz olduğumu bilmiyorsunuz, tamam mı? | Open Subtitles | أنت لا تعرفين كم أنا يائس الآن، حسنا؟ |
| 275,000. İşte bu kadar çaresiz durumdayım. | Open Subtitles | هكذا أنا يائس |
| çaresiz durumdayım. | Open Subtitles | أنا يائس. |
| - çaresiz durumdayım. | Open Subtitles | أنا يائس |