| Onu her gün gördüğünü söyledin. Belli ki bugün geç kaldı. | Open Subtitles | أنتَ قلت أنك تراها كل يوم، إنها من الواضح متأخرة. |
| Kendin söyledin, benim bir projeye ihtiyacım var. | Open Subtitles | أعني أنتَ قلت بنفسك أنا أحتاج لخطط |
| İnsanların ölebildiğini söyledin. | Open Subtitles | أنتَ قلت أن الناس يموتوا |
| Hackleme yaptıklarına dair kanıtım var demiştin. | Open Subtitles | أنتَ قلت أنّه لديك الدليل بأنّهم يقومون بالقرصنة |
| Baba oğul ilişkisine odaklanalım demiştin ve ben bunu sevdim. | Open Subtitles | لقد حصلت على توقيع والدي أنتَ قلت أنكَ تريد التركيز على علاقة الأب والأبن، ويعجبني ذلك |
| Yangın cesedini tanınamaz hale getirdi demiştin. | Open Subtitles | أنتَ قلت أن النار حرقت جسدة بعد الأعتراف. |
| hadii, sen--o--şimdi söyledin o-- | Open Subtitles | أنتَ قلت للتو بأنّها قالت... |
| - Kurşun yarası demiştin. | Open Subtitles | "أنتَ قلت "جُرح جراء رصاصة نعم، أعلم ذلك |
| Kaza yaptım demiştin. | Open Subtitles | أنتَ قلت أنك فعلتَ حادث سيارة. |
| Biri var demiştin! | Open Subtitles | أنتَ قلت أنـهُ يوجد! |