"أنتِ الآن" - Translation from Arabic to Turkish

    • şu an
        
    • Şu anda
        
    • Şimdi de
        
    Yani... şu an yüzleştiğin büyük sıkıntı yüzünden korkuyor musun? Open Subtitles لذا أنتِ الآن خائفة لأنكِ ستكونين أمام تحدي أكبر ؟
    şu an olduğun gibi gençtin. Sadece biraz üzgün görünüyordun. Open Subtitles كنت شابة كما أنتِ الآن وبدوت حزينة بعض الشيء
    Orada oturuyordu tam şu an senin oturduğun yerde. Open Subtitles كانت جالسة هناك بالضبط تماماً حيث أنتِ الآن
    Kızın büyüdü ve senin Şu anda sürdüğün hayatın aynısının acısıyla yaşıyor. Open Subtitles و ستكبر ابنتك و تعش نفس الحياة البائسة التي تعيشينها أنتِ الآن.
    Adada dönen tehlikeli oyunlar yüzünden Şu anda onun için daha da değerlisin. Open Subtitles أنتِ الآن قيمتك أكثر إليه كجزء من مغامرة خطيرة جدًا هنا على الجزيرة
    Şimdi de gelmiş, sanki biraz protein ve bir de elbise kanserimi iyileştirecek gibi davranıyorsun! Open Subtitles و ها أنتِ الآن تعيشين في الضباب و كأن بالبروتينات و الفساتين المصممة سوف يقومون بعلاجي من السرطان.
    - şu an ağlayacak gibisin. Open Subtitles أنتِ الآن تبدين كما لو كنت ستبكين أنا لن أبكي
    şu an ulusal veri tabanına bağlı durumdasın o kişi her kimse herhangi bir kaydı yok. Open Subtitles حسنا، أنتِ الآن متصلة بقاعدة المعلومات القومية، أيا كان صاحب هذه البصمات، فليست له صحيفة جنائية.
    şu an yine beş yıl önce motosikletiyle dolaşan ve yalnızlığı seven o korkutucu cadaloz gibi konuşuyorsun. Open Subtitles أعني، أنتِ الآن تبدين كعاهرة مخيفة قادت دراجتها النارية إلى هنا قبل 5 أعوام.
    Hoşuna gitse de gitmese de şu an Kara Rozet Birimi için çalışan bir danışmansın. Open Subtitles شئتِ أم أبيتِ أنتِ الآن مستشارة مفوضة من كتيبة الشارة السوداء
    O halde şu an olduğu gibi onunla kalıp birbirinize katlanıp, anlaşmaya çalışmaya dayanabilecek misin? Open Subtitles ...إذاً ،هلاّ بقيتِ إلى جانبهُ كما أنتِ الآن ،وبينما تتحملا و تتصرّفا معاً
    Orada oturuyordu tam şu an senin oturduğun yerde. Open Subtitles لقد كانت تجلس هنا، حيث أنتِ الآن..
    şu an listemde en üstte sen varsın. Open Subtitles أنتِ الآن تتصدّرين قائمة من سأنقذهم.
    Seni kaybettim ve sen Şu anda bir kralla evlisin. Open Subtitles .أفتقدتكِ. .والآنأنتِ. أنتِ الآن متزوجة من ملك.
    Tabi ki, her ne kadar senin Şu anda da güzel olduğunu düşünüyor olsam da.. Open Subtitles بالطبع، بالرغم من أنّي ما زلت أراك جميلة كما أنتِ الآن
    Şu anda valilnin ofisinden 15 metre uzaktasın. Open Subtitles أنتِ الآن على بعد 50 قدم من مكتب الحاكم إياكِ أن تتجاوزي هذا الخط مجدداً.
    Şu anda Joong Won ve seninle ilgili mi konuşuyorsun yoksa bebek ve benimle ilgili mi? Open Subtitles هل أنتِ الآن تتحدثي عنكِ و عن "جونغ وون" أم أنا و الطفل الذي في بطني؟
    Ve eğer başına gelen her şeyi yaşamamış olsaydın... Şu anda bulunduğun yerde... bulunamazdın, yani bilmiyorum işte. Open Subtitles ولو أنك لم تمري ... بكل ما مررتِ به ... لما أصبحتِ ،كما أنتِ الآن لذا لست أعرف
    Şu anda yıprandığını düşünüyorsun dayanmaktan bitkin bir haldesin ve bu yüzden ağlıyorsun. Open Subtitles أنتِ الآن تفكيرين في رجل... انه يفكر فيكِ، و يبكي من أجلكِ.
    Bu kadın Şimdi de tekerlekli sandalyeyi bozdu. Open Subtitles هذه المرأة حقاً أنتِ الآن قمتي حتى بكسر كرسي متحرك
    Ne yani, Şimdi de depresif hâl uzmanı mı oldun? Open Subtitles أوه، إذن أنتِ الآن الخبيرة في الرحلات السيئة؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more