| Chris, bu kurumda bu anahtarın emanet edildiği tek kişi sensin. | Open Subtitles | كريس أنت الشخص الوحيد فى هذه المؤسسة الذى ليده مفتاح كهذا |
| Carter, hâlâ onun suçlu olduğunu düşünen tek kişi sensin. | Open Subtitles | كارتر , أنت الشخص الوحيد الذي مايزال يعتقد بأنه مذنب |
| Sen olmasaydın ne yapardım bilemiyorum Sonuçta, onu tanıyabilecek tek kişi sensin | Open Subtitles | لم أكن أدري ماذا أفعل بدونك أنت الشخص الوحيد الذي يمكنك التعرف عليه |
| Bu konuda bir şey söyleyebilecek bir tek sen varsın. | Open Subtitles | أنت الشخص الوحيد ال يقدر يخبرنى أى شىء عن هذا |
| Ne kadar ileriye gidebileceğinizi ve yapabileceklerinizin sınırını belirleyecek tek kişi sizsiniz. | TED | أنت الشخص الوحيد الذي تقرر إلى أي مدى تذهب وماهو مدى استطاعتك. |
| Aramızda olanları şu koca dünyada bilen bir tek sensin. | Open Subtitles | أنت الشخص الوحيد في العالم الذي يعرف ماذا حدث بيننا |
| Bir iyilik isterken karşısındakini... - ...aşağılayan tek insan sensin. | Open Subtitles | أنت الشخص الوحيد الذي أعرفه الذي يسبُ أثناء طلبه لخدمة |
| Sen benim buralarda... kaybetmesine izin vereceğim tek kişisin. | Open Subtitles | أنت الشخص الوحيد الذى لن استطيع تحمل فقدانة |
| Oradan kaçan tek kişi sensin. | Open Subtitles | أنت الشخص الوحيد الذى فرّ دائماًّ من هناك. |
| Bu salondaki gülmeyen tek kişi sensin. | Open Subtitles | أنت الشخص الوحيد في هذه القاعة الذي لا يضحك |
| - Sana gelince oğlum, ailemizde hatta köyümüzde okuyan tek kişi sensin. | Open Subtitles | أنت الشخص الوحيد في قريتنا الذي ذهب إلى الجامعة |
| Anne yemin ederim, bir kaktüsü öldürebilecek tek kişi sensin! | Open Subtitles | الأم، وأنا أقسم، أنت الشخص الوحيد الذي يمكن أن تقتل صبار. |
| Dediğim gibi, umrumda olan tek kişi sensin. | Open Subtitles | كما قُلت لك, أنت الشخص الوحيد الذي أعيره الإهتمام |
| O gece ne olduğunu söyleyebilecek tek kişi sensin. | Open Subtitles | أنت الشخص الوحيد الذي يمكنه أن يخبرنا بالذي حصل تلك الليلة |
| İçeri girip geri dönen bir tek sen varsın. | Open Subtitles | أنت الشخص الوحيد الذي دخل الى السفينه وعاد |
| Şu kahpe dünyada güvenebileceğim bir tek sen varsın. | Open Subtitles | أنت الشخص الوحيد في العالم الذي أستطيع أن أثق به |
| Bütün bu hikayede geleceğini seçme hakkı olan tek kişi sizsiniz. | Open Subtitles | أنت الشخص الوحيد في هذا الموقف بأسره الذي يستطيع تحديد مستقبله. |
| Kapıyı düzgünce kapa. Bize canlı lazımsın. Gemiyi kullanabilecek bir tek sensin. | Open Subtitles | أغلق الباب بعد ذهابنا أنت الشخص الوحيد الذي يستطيع توجيه السفينة |
| Kapatmak için gerekli yeteneklere sahip tek insan sensin ve sadece bir şansın var. | TED | أنت الشخص الوحيد الماهر بما فيه الكفاية لإيقافه، وستحظى فقط بفرصة واحدة. |
| Konuşmaya hala değecek tek kişisin. | Open Subtitles | أنت الشخص الوحيد الذي مازال يستحق التحدث معه |
| Onunla buluşacağımı bilen tek kişi sendin. | Open Subtitles | كنت أنت الشخص الوحيد الذى كان يعلم أننى سأرى توتس |
| * Bir tek sendin beni gerçekten anlayan * | Open Subtitles | * أنت الشخص الوحيد * * الذي يعرفني تماماً * |
| Burada silahını sallayan, icen ve ates eden tek kisi sensin! | Open Subtitles | أنت الشخص الوحيد الذي يلوح بالمسدسات هنا أنت من يشرب... ويطلق النار |