| Sen, ülkenin en güçlü şirketlerinden birinin kontrolünü almaya çok yakınsın bu da demektir ki, şuanda ifşa riski almanın zamanı değil. | Open Subtitles | أنت قريب جداً من الحصول على أحد أقوى شركة في المدينة مما يعني أن الآن ليس الوقت . لتخاطر بأن تنفضح |
| Gerçekte olduğu kişi olarak görmeye çok yakınsın. | Open Subtitles | أنت قريب جداً لتراه على حقيقته |
| -Henri çok yakınsın. -Çok yakınsın geri çekil. | Open Subtitles | أنت قريب جداً يا هنري, ابتعد |
| Oh, Bill. Buna Çok yaklaştın. | Open Subtitles | أنت قريب جداً من هذا |
| Çok yaklaştın. | Open Subtitles | أنت قريب جداً |
| Çok diplerine girdik, dostum! | Open Subtitles | أنت قريب جداً يارجل |
| Bence sonuca çok yakınsın Monk. | Open Subtitles | أعتقد أنت قريب جداً إليه، Monk. |
| Henry, çok yakınsın. çok yakınsın. Geri kal! | Open Subtitles | أنت قريب جداً يا هنري, ابتعد |
| - Bekle, çok yakınsın! | Open Subtitles | - إنتظار a ثانية، أنت قريب جداً! |
| çok yakınsın. Onu göremezdin. | Open Subtitles | أنت قريب جداً لا تستطيع رؤيته |
| Seninle tanışmayı kabul ettim. Vikram, gerçeğe çok yakınsın. | Open Subtitles | .أنا قبلتُ على أن أقابلك .و (فيكرام)، أنت قريب جداً من الحقيقة |
| Bu hayatta kurtulmaya çok yakınsın. | Open Subtitles | أنت قريب جداً من الخروج |
| Kabul et bunlara çok yakınsın. | Open Subtitles | أقر بذلك أنت قريب جداً من هذا |
| Çok yaklaştın. | Open Subtitles | أنت قريب جداً. |
| Çok yaklaştın. | Open Subtitles | أنت قريب جداً. |
| Çok diplerine girdin. | Open Subtitles | أنت قريب جداً... |