| Vücudunda kötü tek bir kemik bile yok ve bunu biliyorsun. | Open Subtitles | أنت ما عِنْدَكَ عظمُ شريّرُ في جسمِكَ، وأنت تَعْرفُ ذلك. |
| - Gidecek bir yerin yok mu? | Open Subtitles | هَلْ أنت ما عِنْدَكَ مكان لتَذْهبَ إليه؟ |
| - Gidecek bir yerin yok mu? | Open Subtitles | هَلْ أنت ما عِنْدَكَ مكان لتَذْهبَ إليه؟ |
| Elinde onu tutuklamaya yeterli delil yok. | Open Subtitles | أنت ما عِنْدَكَ بما فيه الكفاية أَنْ تَعتقلَه. |
| -ölülere hiç saygın yok mu? | Open Subtitles | هلم هَلْ أنت ما عِنْدَكَ أيّ إحترام للمَوتى؟ |
| O sepette başka bir şey yok mu? | Open Subtitles | أنت ما عِنْدَكَ أي شئ آخر في تلك السلةِ؟ |
| Kiminle uğraştığınıza dair hiçbir fikriniz yok değil mi? | Open Subtitles | الآن أنت، أنت ما عِنْدَكَ أيّ فكرة بأَنْك تَتعاملُ معه، أليس كذلك؟ |
| Julia, daha önce böyle birşeyle alakalı hiç tecrüben yok. | Open Subtitles | جوليا، أنت ما عِنْدَكَ تجربةُ بأيّ شئِ مثل هذه. هو الكثير مِنْ العمل الشاقِّ. |
| Sizin böyle yardım eden bir kurumunuz yok mu? | Open Subtitles | أنت ما عِنْدَكَ أيّ جمعيات؟ لا شيء للمُسَاعَدَة على حُبّ ذلك؟ لا. |
| Onunla bir ilgisi yok. Vanessa ile aşkımız bitti. | Open Subtitles | أنت ما عِنْدَكَ أيّة علاقة، فينيسا وأنا لَنْ أَحبَّنا. |
| Yapacak işin yok mu senin? | Open Subtitles | إلى نفسك، حقّ؟ هَلْ أنت ما عِنْدَكَ عملُ ليَعمَلُ؟ |
| Aslında, fazla bir seçeneğiniz yok. | Open Subtitles | في الحقيقة، أنت ما عِنْدَكَ إختيارُ كبيراً. |
| Bu kadar dramatik olmana gerek yok. | Open Subtitles | أنت ما عِنْدَكَ لِكي يَكُونَ مثيرَ جداً. |
| Bunu polise götürecek zamanın yok. | Open Subtitles | أنت ما عِنْدَكَ وقتُ لجَلْب هذا إلى الشرطةِ. |
| Bana böyle bağırmaya hakkınız yok Profesör Kelp. | Open Subtitles | أنت ما عِنْدَكَ لا نداءَ لذِهاب الصُراخ عليّ مثل ذلك، الأستاذ Kelp. |
| Bana böyle bağırmaya hakkınız yok Profesör Kelp. | Open Subtitles | أنت ما عِنْدَكَ لا نداءَ لذِهاب الصُراخ عليّ مثل ذلك، الأستاذ Kelp. |
| Korkarım, başka çaren yok. | Open Subtitles | أَنا خائفُ أنت ما عِنْدَكَ أيّ إختيار. |
| Bana söyleyecek hiçbir şeyin yok mu? | Open Subtitles | أنت ما عِنْدَكَ أيّ شئ للقَول لي؟ |
| Hiç bir şeye saygın yok. | Open Subtitles | أنت ما عِنْدَكَ إحترامَ لأيّ شئِ. |
| -Bak, elinizde hiç kanıt yok. | Open Subtitles | النظرة، أنت ما عِنْدَكَ أيّ شئُ عليّ. |