| Mort Crocker, Zoe Sharp ve Mike McMillan'ı öldürmekten Tutuklusun. | Open Subtitles | مورت كروكير، أنت موقوف للقتلِ زوي حادّة و مايك مكميلان. |
| Hücremde bunun için fazlasıyla vaktin olacak. Tutuklusun. | Open Subtitles | حسنا ، سيكون لديك الكثير من الوقت لهذا فى وحدتى ، أنت موقوف |
| Homer Simpson, cinayete teşebbüs etmekten Tutuklusun. | Open Subtitles | هومر سيمبسون، أنت موقوف بتهمة محاولة اغتيال |
| Pekala, yüzbaşı, tutuklusunuz. | Open Subtitles | حضرة النقيب، أنت موقوف حتى تتوضّح هذه المسألة |
| Marshall Flinkman, hükümet malını kötüye kullanmaktan tutuklusunuz. | Open Subtitles | مارشال فلنكمان، أنت موقوف لسوء إستعمال الأصول الحكومية. |
| Seni tutukluyorum. Sessiz kalma hakkın var. | Open Subtitles | أنت موقوف تمتلك الحق للبقاء صامت |
| Amin. Augustine O'Fallon, Micah Hoffman'ı öldürmek suçundan Tutuklusun. | Open Subtitles | أوغسطين أوفالون، أنت موقوف لقتل ميكا هوفمان. |
| Kasıtlı olarak Elliott D'Souza'yı öldürmekten Tutuklusun. | Open Subtitles | أنت موقوف بتهمة القتل المبيّت لـ إليوت دي سوزا |
| Brad Terry, eski karını öldürmekten Tutuklusun. | Open Subtitles | براد تيري، أنت موقوف لقتلِ زوجتِكَ السابقةِ. |
| Tutuklusun. Satma amacıyla uyuşturucu bulundurmaktan. | Open Subtitles | أنت موقوف لحيازة المخدّرات, ونيّة بيعها. |
| Suçlu ile işbirliği yaptın, bu yüzden Tutuklusun. | Open Subtitles | أنت تَتعاون مع مجرم، لذا أنت موقوف |
| - Çık dışarı. Tutuklusun! - Hiçbir şey yapmadım. | Open Subtitles | اَخْرجُ، يا رجل أنت موقوف لم أفعل شيئ |
| Dikkatsiz araç kullanmaktan Tutuklusun. | Open Subtitles | أنت موقوف لقيادة السيارة بتهوّر |
| Cinayet şüphelisi olarak ve kadın ticareti suçundan Tutuklusun. | Open Subtitles | ...... أنت موقوف للمروء الا انسانية والقتل المشكوك فيه |
| Christian Troy, Rhea Reynolds cinayetinden dolayı tutuklusunuz. | Open Subtitles | الكريستين تروي، أنت موقوف أَو قتلَ ريا رينولدز. |
| Lord Cromwell, vatan hainliğinden tutuklusunuz. | Open Subtitles | اعتقد انها تبدو مناسبة للملك أيها اللوردكرومويل أنت موقوف بتهمة الخيانة |
| Mr. Philby, birinci dereceden adam öldürmeye teşebbüsten tutuklusunuz. | Open Subtitles | السّيد Philby، أنت موقوف للقتلِ في الظروفِ الخاصّةِ من الدرجة الأولى. |
| Çalıntı mal almaktan tutuklusunuz. | Open Subtitles | أنت موقوف لإستِلام المواد المسروقةِ |
| Martin Wells, Vicky Well'i öldürmekten tutuklusunuz. | Open Subtitles | مارتن ويلز، أنت موقوف... لقتل فيكي ويلز. |
| Seni tutukluyorum. Ellerini başının... | Open Subtitles | أنت موقوف ضع يديك ورائك |
| Hindistancevizi Pete, Seni tutukluyorum! | Open Subtitles | جوزة الهند بيت، أنت موقوف |
| - Şu an uzaklaştırma aldın. - Beni dinlemiyordu! | Open Subtitles | ــ حسناً , أنت موقوف من الدراسة الآن ــ لم يكن يستمع لي |
| Savaş mahkemesine çıkarılıp altınları göstereceksiniz. | Open Subtitles | أنت موقوف. |