"أنسى أن" - Translation from Arabic to Turkish

• unuturum
• unutuyorum
• unutuyordum bu
• olduğunu unutuyordum
• unutmam
• unutmayacağım
• olduğunu unutmayacağıma

Her daim deodorant kullanmayı unuturum ve mesai arkadaşlarımın önünde, sırtı açık bir elbise giyerek patronumla dans etmeye bir türlü alışamıyorum.
دائماً أنسى أن أضع مزيل الرائحة وأنا أرقص مع رئيسي أمام كل الناس الذين أعمل معهم وأرتدي فستاناً عاري الظهر

Ben her zaman popülerdim ama arada bir iç çamaşırı giymeyi unuturum.
لطالما كنت مشهورة. لكني حقاً أنسى أن أرتدي ملابس داخلية في بعض الأحيان.

Adamım! Bazen şu çocuğun ne kadar kuvvetli bir bükücü olduğunu unutuyorum.
يا رجل , أحياناً أنسى أن ذلك الفتى مُخضع قوي

Tabii ya, neredeyse unutuyordum bu aile hiç yanlış yapmaz.
نعم ، كدت أنسى أن الأسره لا تخطئ

Burada kimse bana adımla hitap etmez. Neredeyse adım olduğunu unutuyordum.
لا أحد هنا يناديني بإسمي الأول , كدت أنسى أن لدي إسم

İzin verir misin, lütfen? Bir hayranın olduğunu unutmam ne mümkün?
بالكاد أنسى أن هناك معجب بك وهو أيضاً رجل قانون

Sizin yüzünüzden olduğunu unutmayacağım.
ولن أنسى أن كل هذا كان بسببك أنت

Bunun hayatta bir kez karşılaşılacak bir aşk olduğunu unutmayacağıma ve bizi hangi zorluklar ayırırsa ayırsın yine bir şekilde bir araya geleceğimizi ruhumun derinlikleri içinde bileceğime söz veririm.
و أعدك ألا أنسى أن هذا هو الحب الوحيد بالعمر و أن أدرك في أعماق روحي أنه

Yoldaki çukurları hep unuturum.
والذي دائما أنسى أن هناك إنحدار في الطريق

Ve onu şarj aletiyle göndermeyi nasıl unuturum?
و كيف علي أن أنسى أن أرسل لها شاحن ؟

Bunu hep unuturum.
دائمًا ما أنسى أن أفعل هذا

Bazen hayatın nasıl da şahane olabildiğini unutuyorum.
فأحياناً أنسى أن أتذكر كم أن الحياة يمكن أن تكون جميلة

Hep unutuyorum, sende garip ama sevimli bir göğüs kafesi kemiği var...
دائماً ما أنسى أن لديكِ عظام صدر ..غريبة نوعاً ما

Sen 'tek yapacağın şu' dediğin zaman seni dinlemem gerektiğini hep unutuyorum.
مازلت أنسى أن ... أتوقف عن الإستماع إليك بعد أن تقول ...

Tanrım, az kalsın bizde sabit hat olduğunu unutuyordum.
يا إلهي، كدت أنسى أن لدينا خط أرضي

Neredeyse sabah erkenden bir uçuşum olduğunu unutuyordum.
وكدت أنسى أن لدي رحلة باكرة.

Yemin ediyorum ki iki haftaya, bunların hepsini unutmam için bana yalvaracaksın.
أقسم لكِ خلال أسبوعين ستتوسلينني كي أنسى أن ذلك حدث

Damarlarımda bir Amerikalı vatanseverin kanı aktığını hiç unutmayacağım.
"كوستا جرافز)، و نفسي)" "... لن أنسى أن دماء"

Bunun hayatta bir kez karşılaşılacak bir aşk olduğunu unutmayacağıma ve bizi hangi zorluklar ayırırsa ayırsın yine bir şekilde bir araya geleceğimizi ruhumun derinlikleri içinde bileceğime söz veririm.
و أعدك ألا أنسى أن هذا هو الحب الوحيد بالعمر و أن أدرك في أعماق روحي أنه مهما فرقتنا الصعاب