| Soyunma odasında, hayranları ile konuşmaya bayılıyordur kesin. | Open Subtitles | أنا واثق من أنه يحب سماع أنصاره في غرفة الملابس |
| Soyunma odasında, hayranları ile konuşmaya bayılıyordur kesin. | Open Subtitles | أنا واثق من أنه يحب سماع أنصاره في غرفة الملابس |
| Benim için sinir bozucu ama hayranları buna bayılıyor. | Open Subtitles | أمراً لا يروق لي ولكن أنصاره تحبه |
| Biz onun küçük uşaklarıyız ve işimizi gururla yapacağız | Open Subtitles | نحن أنصاره الصِغارَ وسنعمل بكل فخرِ |
| Biz onun küçük uşaklarıyız ve işimizi gururla yapacağız | Open Subtitles | نحن أنصاره الصِغارَ وسنعمل بكل فخرِ |
| Ondan sonra, aşağılandığında taht iddiasından vazgeçecek ve destekçileri de onu unutacak. | Open Subtitles | ومن ثم، حين يتعرض للإهانة سيتراجع عن ادعائه وسينساه أنصاره |
| Eğer Leitrim'den Jimmy Gralton ve onun destekçileri gelecek lafını yayarsak katılım sayısı çok olacaktır. | Open Subtitles | سيحضر الكثيرون في حال نشرنا الفكرة ! جيمي جريلتون و أنصاره من ليتريم قادمون |
| hayranları ona yeni bir isim taktı. "Romeo Güreşçi!" | Open Subtitles | أنصاره يكون اسما جديدا بالنسبة له، روميو-المصارع! |
| hayranları tehlikeli mi? | Open Subtitles | وهَلْ أنصاره خطرون؟ |
| hayranları huzursuzlanmaya başladılar. | Open Subtitles | أنصاره يُصبحونَ قلقون جداً. |
| Sol kanat destekçileri çok yükleniyor. | Open Subtitles | أنصاره اليساريون يطالبون بالدم |