| Her 3 ve 15 Ağustos, anma günüm, onları düşündüğümü bilmeleri için Yezidilere ulaşıyorum. | TED | كل 3 و15 أغسطس، هو يوم ذكرى لي، أتواصل مع اليزيديات لأقول لهن أنني أفكر فيهن. |
| Senin romantik sorunlarını düşündüğümü mü sanıyorsun? | Open Subtitles | هل تعتقد أنني أفكر بك وبمشاكلك الرومانسية ؟ |
| Ulu tanrım, böyle düşündüğümü bilmemesi gerek. | Open Subtitles | يا إلهي .. هي لايمكن أن تعرف أنني أفكر في هذه الأشياء |
| düşündüğümü düşündüğün şeye tepki veriyorsun çünkü senin gibi düşündüğümü sanıyorsun. | Open Subtitles | أن ترد على ما تعتقد أنني أفكر فيه لأنك تعتقد أنني أفكر مثلك |
| Ve de sadece kendimi ve Clary'i düşündüğümü ama başkalarının başına gelecek sonuçları düşünmediğimi de düşündüğünü biliyorum. | Open Subtitles | وأنا أعلم أنك كنت تعتقد أنني أفكر فقط بنفسي وكلاري وأني لم أفكر في النتائج المترتبة لأي شخص آخر |
| Yvonne, sadece, seni düşündüğümü söylemek istedim. | Open Subtitles | إيفون ، فقط أود أن أخبرك أنني أفكر بك |
| Ona, onu hep düşündüğümü söyle. | Open Subtitles | قولي لها أنني أفكر بها كل الوقت |
| Bunu düşündüğümü nasıl bildin? | Open Subtitles | كيف عرفت أنني أفكر فى الرجال الصغار؟ |
| Onu düşündüğümü bilecek. | Open Subtitles | سيعرف أنني أفكر به |
| Sadece başka bir yol denemeyi düşündüğümü söyledim. | Open Subtitles | قلت فقط أنني أفكر بطريقة أخرى |
| Şimdi onu düşündüğümü anlayacak. | Open Subtitles | الان انها تعرف أنني أفكر بها |
| Senatörlük seçimine girmeyi düşündüğümü biliyorsunuzdur Earl Macon gibi düşünüyordunuz. | Open Subtitles | والآن، جميعكم سمع أنني أفكر بالترشح لعضوية نائب وكان لديكم نفس التفكير عن قيام (إيرل مايكون) بهذا |
| Seni düşündüğümü bilmeni istiyorum. | Open Subtitles | أريدكِ أن تعلمِ أنني أفكر بك |
| Thatcher dan ayrılmayı düşündüğümü bilmelisin | Open Subtitles | يجب أن تعرف أنني أفكر بترك (ثاتشر) |
| O zamana kadar, Cliff'e ayrıca onu düşündüğümü de söyle. | Open Subtitles | (حتى ذلك الحين، أخبر (كليف أنني أفكر به |
| - düşündüğümü söyledim. | Open Subtitles | - لقد قلت أنني أفكر بالأمر |