| Buna rağmen tek bir süreçte radyum ve baryumu ayrıştırmanın yolunu bulamadılar. | Open Subtitles | وعلى الرغم من أنهم لم يجدوا وسيلة لفصل الراديوم و الباريوم في عملية واحدة |
| Yapabilecek kimseyi bulamadılar. Çıkmazda kaldılar. | Open Subtitles | أنهم لم يجدوا أى شخص قادر على ذلك أنهم عالقون |
| Çamaşırhane ile konuşuyor. Ameliyat keplerini bulamadılar. | Open Subtitles | أنه يتحدث مع المغسلة أنهم لم يجدوا قبعات التمريض |
| Tanrıya şükür komşunun cesedini bulamadılar. | Open Subtitles | الحمد لله أنهم لم يجدوا جثة جارنا |
| Demek onlar da öyle birini bulamadılar ve beni aradılar! | Open Subtitles | أظن أنهم لم يجدوا أحداً فأتصلوا بيّ |
| Cesedini asla bulamadılar. | Open Subtitles | حتى أنهم لم يجدوا جثته أبداً. |
| Katili hiçbir zaman bulamadılar. | Open Subtitles | أنهم لم يجدوا قاتلها. |