"أنه كيف" - Translation from Arabic to Turkish

• nasıl

derlerdi. Bu yüzden onlara sirkten hiç bahsetmedi, ya da akşamları ve haftasonları nasıl profesyonelce güreştiğini söylemedi.
لذلك فهو لم يخبرهم عن السيرك ولا عن أنه كيف يصارع باحتراف في الأمسيات وفي العطلات.

Ayrıca, Bay Beyin, hem deliği kapatıp hem de buradan çıkmayı nasıl başaracağız?
هذا بالإضافة إلى أنه كيف سنغلق الفتحة ونرقعها أيها العقل المدبر؟

Bir tanesi, ölüm ve ölmek konularında ben bu kadar aptalca ve hatalı davrandığım halde hastalarıma nasıl yardım edebileceğimi anlamaya çalışıyorum
إحدى الأمور التي أحاول فهمها هي أنه كيف يمكنني مساعدة مرضاي بمسألة الموت والاحتضار مع أنني كنتُ غبياً جداً

İğrenç, değil mi? Bu nasıl mümkün olabilir?
أعني أنه كيف لم يلاحظ أحد في العالم وجود هذه الأشياء

Gizemli adamımız baş harflerini yazarak nasıl görev alıyormuş?
أعني أنه كيف يعقل أن يكون كل ما في الملف حول هذا الرجل الغامض هو فقط الحروف الأولي من اسمه

Gazze'nin ortasında bir eve nasıl olurda bir bomba atarız tartışmasına yol açtı.
أدى إلى انتقاد أنه كيف كان بإمكاننا إسقاط قنبلة

Çocuğumun nasıl görüneceğini düşünmeden edemiyorum.
لا يمكنني التوقف عن التفكير أنه كيف سيكون شكل طفلي

Biliyor musunuz, sürekli "Parmağında o kadar yüzük varken nasıl piyano çalabiliyorsun diye soruyorlar."
أسئل دائماً أنه كيف يمكنني العزف على البيانو ويداي مليئتان بالخواتم؟

Ben kitabı kapanacak nasıl Bütün kirli mesele üzerinde.
أنه كيف سأغلق الكتاب على القضية القذرة بأكملها

Kendi bütçenizle çocuğunuzu nasıl doyuracağınızı anlatıyorlar.
تخليوا أنه كيف يمكنكم إطعام الأطفال طعام حقيقي بميزانية

Tahminimce, kendisi o tasarının koca bir sanayi dalına nasıl bir darbe vuracağını ve zaten yoksul olan binlerce çiftçiyi açlığa mahkûm edeceğini anladı.
بإمكانني أن أخمن أنه كيف أن قانونه سوف يستهدف صناعةً مهمة وسيحصر الآلاف من المزارعين الفقراء المعوزين.

Yani bana gerçekten güvenebileceğinizi nasıl bilebiliyorsunuz?
أعنى .. أنه كيف يمكنك حقاً الثقة فى ؟

...ailen bu saçmalığa nasıl izin veriyor.
أنه كيف لأبويك أن يصدقوا كل هذا الهراء

Kızına hiç tanımadığı bir erkek kardeşi olduğunu nasıl açıklayacağını!
أنه كيف ستخبر ابنتك أن لديها أخ لم تعلم به قط!

sizin nasıl lider olduğunuzla ilgili-- ister iş yerinizde, ister evinizde-- ve siyahi hayatlar hareketinin sadece bizim için olmadığına, herkes için olduğuna inanmanızla ilgili.
أنه كيف تصبح هذا القائد-- سواء كان في مكان عملك، أو كان في منزلك-- وتؤمن بأن حركة حياة السود ليس لنا فقط. ولكنها للجميع.

Satıcı kız, çocuğun, Afganistan'dan yeni dönmesini ve yüzükle Claire'e nasıl sürpriz yapacağını anlatıp durduğunu söylüyor.
البائعة تقول أنه كان يتحدث بغير إنقطاع عن أنه كيف قد عاد للتو من "أفغانستان" كان سيفاجئ (كلير) بالخاتم

Önemli olan hayalkırıklıklarıyla nasıl baş ettiğindir.
أنه كيف توجه خيبات الأمل

Gerçi nasıl anlayabilirim ki? Ben şey değilim... ama...
بالرغم من أنه كيف يمكنني ألا أكون...

Eğer tabukların nasıl kanat geliştirdiklerini öğrenebilirsek ve hücrelerin farklılaşmasını sağlayan programı öğrenebilirsek yapabileceğimiz şeylerden biri, değişmeyen hücreleri, siz onları kanser olarak biliyorsunuz, durdurabiliriz ve öğrenebileceğimiz şeylerden biri kemikleri, mideyi, deriyi, pankreası oluşturan kök hücreleri nasıl programlayabileceğimizdir.
وخلال هذا العمل نتعلم كيف تنمو أجنحة الدجاج، وما هو البرنامج لتمايز تلك الخلايا، أحد الأشياء التي يمكننا القيام بها هو وقف نمو الخلايا غير المتمايزة، والتي تعرف باسم مرض السرطان، واحد من الاشياء التي نحن في طريقنا لمعرفة كيفية القيام بها أنه كيف يمكن برمجة الخلايا كخلايا أساس المنشأ وكيف يمكنها تكوين العظام, المعده, الجلد, البنكرياس.

nasıl yani?
ماذا تعنى أنه كيف حال (هيرا)؟