| Şimdi ona yalan söylediğimi biliyor. - Bana söylemeliydin. - Üzgünüm, dedim. | Open Subtitles | ثم إرسالها لعشيقها ؟ الآن تعلم أني كذبت عليها كان عليكِ إخباري |
| Bizim haciz olayını duydun ve bebek fuarıyla ilgili yalan söylediğimi bildiğinden taşımaya yardım etmeye geldin. | Open Subtitles | وعرفت أني كذبت بخصوص معرض الدمى لذا أتيت إلى هنا لمساعدة على نقل أغراضي |
| Size yalan söylediğimi beyan ettim fakat şu an yemin altındayken gerçeği söylüyorum. | Open Subtitles | ذكرت هنا أني كذبت عليك، لكن تحت القسم، الآن أنا أقول الحقيقة. |
| Yalan söylediğim için üzgünüm ama bana ikinci bir şans vermelisin. | Open Subtitles | آسفة أني كذبت ولكن عليك أن تمنحيني فرصة أخرى |
| Tatlım, sana Yalan söylediğim için özür dilerim. | Open Subtitles | أنا آسفة للغاية يا عزيزتي أني كذبت عليكِ |
| Bak tüm bunlar hakkında Yalan söylediğim için üzgünüm ama senin hakkında hissettiklerimi söylerken ağzımdan çıkan her şey gerçekti. | Open Subtitles | أنظري، أنا آسف أني كذبت بشأن كل تلك الأشياء، لكني كنت أعني كل ما قلته بشأن شعوري إتجاهك. |
| İnsanların formumda yalan söylediğimi ya da bir Yalancı olduğumu düşünmelerini istemedim. | Open Subtitles | كل ما أردته ألا يظن الناس أني كذبت في أوراق التقديم أو أني كنت كاذبة بأي شكل |
| - Yalancı olduğumu söyleme! | Open Subtitles | -لا تقول أني كذبت عليك |
| Tamam, benimkilere de yalan söylediğimi biliyorum, fakat bu hayatımı kendi ellerimle parçalamak gibi değil. | Open Subtitles | و أعرف أني كذبت على والديّ أيضاً لكني لا ألقي بنفسي إلى التهلكة |
| Yani kim olduğum konusunda yalan söylediğimi zaten biliyorsun. | Open Subtitles | أقصد، أنت أصلا تعرف أني كذبت عليك بشأن هوّيتي. |
| Teknik olarak paçayı kurtarsam da yalan söylediğimi bilecekler. | Open Subtitles | وحتي لو خرجت من الموقف بتفصيل فني سيعرفون أني كذبت |
| NYPD Bay Ettinger'i tuzağa çekmek için senin hakkında yalan söylediğimi sanıyor. | Open Subtitles | شرطة نيويورك لديها إنطباع أني كذبت عن علاقتك ب مو من أجل استدراج السيد إيتنغر |
| Uyuyordum. Özür dilerim, hem uyuduğum, hem de Yalan söylediğim için. | Open Subtitles | أنا كنت نائم، أنا آسف أني كنت نائم، و آسف أني كذبت بهذا الشأن. |
| Yaptığım için üzgün değilim ama sana Yalan söylediğim için üzgünüm. | Open Subtitles | أنا لست أسفة لأنني فعلتها ولكنني... . أسفة أني كذبت عليك |
| Sana yıllar boyunca Yalan söylediğim için özür dilerim. | Open Subtitles | يؤسفني أني كذبت عليك طيلة السنوات الخالية. |
| Yalan söylediğim için özür dilerim. | Open Subtitles | أنا آسفة أني كذبت |
| Sana Yalan söylediğim için çok üzgünüm. | Open Subtitles | آسفة أني كذبت عليكِ |
| - Yalancı olduğumu söyleme! | Open Subtitles | -لا تقول أني كذبت عليك |