| Ama şu lanet gözlüklerle Burt çok daha iyi gösteriyor ve sonunda artık bir-iki ay önceki sağlam hatun olmadığımı fark ettim. | Open Subtitles | ولكن هذة النظارت تجعل بيرت يبدوا أجمل وانا أعلم أنه في النهاية سيدرك أني لم أعد تلك المثرة قبل شهر أو شهرين |
| ve etrafıma baktım ve yapamayacağımı biliyordum. Hazır olmadığımı biliyordum. | TED | ونظرت حولي وأدركت أني لن أستطيع أن أفعل هذا كنت أعلم أني لم أكن جاهزة. |
| Kamyon hakkında tek kelime etmeyeceğim ve ikinizi de Hiç görmedim diyeceğim ha? | Open Subtitles | ..وألا أقول أي شيء عن الشاحنة.. و أني لم أر أي منكما؟ .. |
| Hiç bu kadar cesaretli olmadım, Kulağa nasıl geldiğinden emin değilim... | Open Subtitles | بإعتبار أني لم أتلقّ كلمة تشجيع قط فأجهل كيف سيبدو ذلك |
| Ama Abby'ye söylediklerimin şifreli olmadığını anlaman iyi. | Open Subtitles | ليس جيدا أنك تعاني من الرهـاب ولكن من الجيد ان تعلم أني لم أقل لآبي أي كلمة طواريء مشـفرة |
| Bizim yavru kuçuyla içli dışlı olduğunuzu fark etmedim sanma. | Open Subtitles | أتظنين أني لم ألاحظ أنك واللطيف تتقربان من بعضكما البعض |
| Yardım edemediğim için üzgünüm. | Open Subtitles | حسناً، يجب أن أعود للعمل آسف أني لم أستطع أن أساعد |
| Özür dilerim. Yanında olmadığım için özür dilerim. | Open Subtitles | أنا آسفة انا في غاية الاسف أني لم اكن متواجدة |
| Gittikten sonra, annemi aradım ama Keith benden önce davranmış ve anneme Hiç yardımcı olmadığımı söylemiş. | TED | وبعد أن غادرنا، اتصلت بأمي، ولكن كيث سبقني، وأخبرها أني لم أكن متعاونة. |
| Ona Filarmoni'de olmadığımı söylemeyi geçekten istedim. | Open Subtitles | أردت إخبارها بالحقيقة أني لم أكن بفرقة محبي الموسيقى |
| İyi bir baba olmadığımı kabul etmem gerek, fakat sen... mükemmel bir oğulsun. | Open Subtitles | أنا يجب أعترف أني لم أكن أبا جيدا لكنك إبن رائع |
| Dün gece başkasıyla olmadığımı nereden biliyorsun? | Open Subtitles | كيف تدري أني لم أكن برفقة أحد ليلة أمس ؟ |
| Sizin için Hiç birşey yapmadığımı söylemeyin bana çünkü şu anda sizi bekliyorlar. | Open Subtitles | لذلك لا تقل أني لم أفعل أبدًا شيئًا من أجلك لأنهما تنتظرانك الآن |
| Ama bunu bana sizin gibi birinin getireceğini Hiç tahmin etmemiştim. | Open Subtitles | لكني يجب أن أقول أني لم أتخيل شخصاً مثلك يسلمه لي |
| Biliyorum sana daha önce Hiç sormadım ama Richard hakkında ne düşünüyorsun? | Open Subtitles | أبي أعرف أني لم أسألك من قبل لكن ما رأيك في ريتشارد |
| Bu adam polislere benimle ilgisi olmadığını, çocuğun hemofili hastası olduğunu anlattı. | Open Subtitles | أخبرهم أني لم أفعل هذا و أن إبني لديه مرض عدم تخثر الدم. |
| Ailemin yok olması mı yoksa hiçbir zaman gerçek bir ailemin olmadığını bilmek mi? | Open Subtitles | أن عائلتي ماتت أم إدراكي أني لم أحظ بعلاقة أسرية كبداية |
| Ama her ne gördüğümü sanıyorsam, doğru olmadığını biliyorum. | Open Subtitles | لكن أيما كان ما ظننت أني رأيته، فأنا أعلم أني لم أره |
| Hiç kimseden Bay Willoughby kadar nefret etmedim. | Open Subtitles | أفصح لك أني لم أكره شخصاً قدر كرهي للسيد ويلوبي وذلك لأجلك ماريان. |
| Sanırım bundan önce ona ne kadar güvendiğimi fark etmedim. | Open Subtitles | أخمن أني لم أدرك من قبل.. كم أعتمد عليه قبل هذا. |
| Araştırmanda daha fazla yardım edemediğim için kusura bakma. Sanırım süper güçlerim yok. | Open Subtitles | آسف أني لم أساعد في بحثك أعتقد أن ليس لدي قدرات خارقة |
| Daha fazla yardım edemediğim için üzgünüm. | Open Subtitles | آسفة أني لم أساعدك. |
| Fakat bu mektubu okumak, beni ona yakın olmadığım için üzdü. | Open Subtitles | لكن قرءاة هذه جعلني نادماً أني لم أحاول أن اكون |